Translation of "Taşıyor" in Arabic

0.005 sec.

Examples of using "Taşıyor" in a sentence and their arabic translations:

Ve gitgide taşıyor.

ويفيض بشكل متزايد.

Şehrin ışıkları denize taşıyor...

‫يصل نور البلدة إلى البحر...‬

Bu matara... Ağırlığımı taşıyor gibi.

‫يبدو أن هذه الزجاجة...‬ ‫تتحمل وزني.‬

Baktım ki salonlar doluyor, taşıyor -

ونظرت فإذا القاعات تمتلئ وتفيض...

Grönland'tan su ve buzu okyanusa taşıyor.

تشكل ممراً للجليد والماء من غرينلاند إلى المحيط

Polen taşımada çok büyük önem taşıyor

لقاح مهم جدا في حمله

Onu sırtında taşıyor tırtılın sırtından inmiyor

حملها على ظهرها لا تنزل اليرقة من ظهرها

Bu, onu farklı bir seviyeye taşıyor.

‫هذا من شأنه أن ينقل ذلك الحيوان‬ ‫إلى مستوى آخر.‬

Ve "aptalca" sözcüğünü yeni bir sınıra taşıyor.

وتدفع كلمة "أبله" إلى حدود جديدة.

Beyindeki enerji üretimi için büyük bir önem taşıyor.

هو حقًا المفتاح لإنتاج الطاقة في الدماغ.

Aslında yarasalar muazzam derecede önem taşıyor insanlık için

في الواقع ، الخفافيش لها أهمية كبيرة للبشرية.

Harika şekilde regoliti alıyor, ve yapı inşası için taşıyor.

إنه ماهر جدًا في أخذ الثرى والإتيان به إلى البناء.

Kalp hastalığı, felç ve kanser açısından daha düşük risk taşıyor

وأمراض القلب، والسكتات الدماغية، والسرطان،