Examples of using "Salgo" in a sentence and their turkish translations:
Sinamaya gidiyorum.
Bu öğleden sonra gidiyorum.
Artık asla flört etmem.
Çok dışarı çıkmam.
Hangi havalanından gideceğim?
On dakika içinde dışarı çıkacağım.
Saat 10 da ayrılıyorum.
Yarın Paris'e hareket ediyorum.
Ben pazartesi günü nadiren dışarı çıkarım.
Yarın Avustralya'ya gidiyorum.
Ben bir şey satın almadan asla dışarı çıkmam.
Yağmur yağıyorsa bu gece dışarı çıkmam.
Bazen bir bira için dışarı çıkarım.
Hoşça kal! Ofisten nasıl çıkabilirim?
Gelecek hafta hastaneden çıkarım.
Ben bir süreliğine dışarı çıkıyorum.
Ben de ofisten biriyle çıkıyorum.
Ben akşamleyin arkadaşlarla sık sık dışarı çıkarım.
Saat 2.30'da işten ayrılırım.
Sabahleyin giderim.
Zengin olmak zorunda değilsiniz, daha ziyade, bağımsız olmanız gerekmektedir.
Her sabah sekizde okula giderim.
Her ne zaman yurtdışına gitsem saat farkı ve ishalden rahatsız olurum.
Her sabah saat sekizden önce evden çıkarım.
Bu kitabı okumayı bitirmek zorunda olduğum için dışarı çıkmıyorum.
Her gün saat sekizde evden ayrılıyorum ve saat dokuzda çalışmaya başlıyorum.
8.15'te evden ayrılırım ve 8.45'te okula varırım.