Translation of "Planean" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Planean" in a sentence and their turkish translations:

¿Qué planean hacer?

Ne yapmayı planlıyorsunuz?

- Las dos empresas planean fundirse.
- Las dos empresas planean fusionarse.

İki şirket birleşmeyi planlıyor.

Planean en silencio entre los árboles

Gecenin tehlikelerinden kaçmak için...

¿Cuántos de ustedes planean estar aquí otra vez mañana?

Kaçınız yarın tekrar burada olmayı planlıyor?

Tanto Tom como Mary planean estudiar música en Boston.

Hem Tom hem de Mary Boston'da müzik eğitimi almayı planlıyorlar.

Tom y Mary están todavía en sus oficinas, ambos planean trabajar hoy hasta tarde.

Tom ve Mary hâlâ ofislerindeler. İkisi de bugün geç vakte kadar çalışmayı planlıyorlar.

Este fin de semana, Tom y Mary planean salir a una cita doble con John y Alicia.

Bu hafta sonu Tom ve Mary, John ve Alice ile iki çiftli bir randevuya gitmeyi planlıyor.

- ¿Qué planeas hacer este verano?
- ¿Qué planeáis hacer este verano?
- ¿Qué planea hacer este verano?
- ¿Qué planean hacer este verano?

Bu yaz ne yapmayı planlıyorsun?