Examples of using "Pistola" in a sentence and their turkish translations:
Bir silahın var mı?
Bir silah gibi görünüyordu.
Bir silahım var.
Bana bir silah ver.
Silahını nerede sakladığını biliyorum.
Tom her zaman bir silah taşır mı?
Jenny'nin bir silahı var.
Tom silahını kılıfından çıkardı.
Silahı Tom'a ver.
Onun bir silahı yok.
O, yavaşça silahı kaldırdı.
Silahını yere at.
Silahını buraya fırlat.
Dikkat et, adamın silahı var.
Bill, bir tabanca ile öldürüldü.
Silahını çekti ve dedi :
O, tabancaya uzandı.
Mary silahını aldı ve onu vurdu.
Bu tabanca ile hedefe nişan al.
O, onu bir tabanca ile vurdu.
Tom tabancasıyla hedefe nişan aldı.
Tom, Mary'ye bir silah verdi mi?
Tom Mary'ye bir silah verdi.
Tom tabancasını yastığının altına koydu.
Tom silahı indirdi.
Polis silahını adama doğrulttu.
Tom belinden silahını çekti.
Tom bir tabanca ve bir bıçakla kendini silahlandırdı.
- Tom, Mary'nin başına bir silah tuttu.
- Tom, Mary'nin başına bir silah dayadı.
Tom üç kez şok tabancasıyla vuruldu.
Tom, çöp tenekesinin yanında bir silah buldu.
Tom'un sana verdiği silaha ne olduğunu bilmek istiyorum.
Tom'un sana verdiği tabancaya ne olduğunu bilmek istiyorum.
Silahımı hedefe doğrulttum.
Silahı masanın üzerine koy.
Elinde bir tabancası olan bir kadına asla güvenme.
- John onu vurduğunda, Tom silahını Mary'ye hedefliyordu.
- John ona ateş ettiğinde Tom tabancasını Mary'ye doğrultuyordu.
Tom o kendini öldürmeden önce silahı Mary'den aldı.
Tom, Mary'nin bir silahının olmasının iyi bir fikir olacağını düşündü.
Balistik raporuna göre, bu silah cinayet silahı olamaz.
Beş saat içinde sizin için silah alabilirim.