Translation of "Lector" in Turkish

Ocurre en la mente del lector.

Asıl sihir okuyucunun zihninde gerçekleşiyor.

La demostración es dejada al lector.

- İspat okuyucuya bırakılmıştır.
- Tanıt okuyucuya bırakılmıştır.

El propósito de la puntuación es ayudar al lector.

Noktalamanın amacı okuyucuya yardım etmektir.

Se supone que los encabezados capten el interés del lector.

Başlıkların okuyucunun ilgisini çekmesi gerekiyor.

Y mirar lo que has creado desde la perspectiva del lector.

yaptığınız çalışmaya okuyucunun bakış açısıyla bakmanız lazım.

Un lector prudente debe estar dispuesto a sopesar todo aquello que lee, fuentes anónimas inclusive.

Akıllı bir okuyucu, anonim kaynaklar dahil, okudukları her şeyi tartmak için istekli olmalıdır.

Un lector vive mil vidas antes de morir, un hombre que no lee nunca solo vive una.

Kitap okuyan biri hayatı boyunca bin farklı hayat yaşarken, hiç kitap okumayan biri sadece tek bir hayat yaşar.