Examples of using "Foco" in a sentence and their turkish translations:
Ben tehlikenin habercisiyim ve
kameralar yönünü başka bir yere çevirecek olması.
Yatırımcı sorularının düzenleyici odağı,
Tom odağını kaybetti.
Tom bir el feneri aldı.
Kaçınmacı odak için en iyi durum senaryosu
Sonra da sonik odak noktasını başka bir bölgeye taşıyabiliriz.
yönelimci odak ise doğru yöne doğru yüzmemizi sağlamaktadır.