Translation of "Espaldas" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Espaldas" in a sentence and their turkish translations:

Ellos toman sus espaldas

alıyorlar sırtlarına

Él estaba tirado de espaldas.

O sırt üstü yatıyordu.

Se desmayó y se cayó de espaldas.

O, bayıldı ve sırtüstü düştü.

Tom habló de María a sus espaldas.

Tom, Mary'nin arkasından konuştu.

Llevándolo de espaldas, la oruga no se suelta

onu sırtında taşıyor tırtılın sırtından inmiyor

No hables de la gente a sus espaldas.

Onların arkalarından insanlar hakkında konuşma.

Tom se apoyó de espaldas sobre el sofá.

Tom kanepede arkasına yaslandı.

No deberías hablar mal de Jack a sus espaldas.

Jack'in arkasından konuşmamalısın.

No debes hablar de la gente a sus espaldas.

İnsanların arkasından konuşmamalısın.

No debes hablar mal a espaldas de los demás.

Diğerlerinin ardından kötü konuşmamalısın.

La gente solía reírse de él a sus espaldas.

İnsanlar onun arkasından ona gülerdi.

Tal vez si pudiera ponerse de espaldas, lo montaría, pero

belki bitin de sırtına binebilecek olsa ona da binerdi ama

Él siempre habla mal de su padre a sus espaldas.

O her zaman onun arkasından babasının hakkında kötü konuşuyor.

Me gusta recostarme de espaldas y mirar las nubes pasar.

Sırt üstü yatıp bulutların geçişini izlemekten hoşlanıyorum.

A nadie le gusta que hablen mal de él a sus espaldas.

Hiç kimse arkasından kötü konuşulmasını sevmez.

Layla era una mujer independiente con 3 desastrosos matrimonios a sus espaldas.

Leyla, arkasında 3 tane felaket evliliği olan bağımsız bir kadındı.

- Estaba echado en la playa boca arriba.
- Estaba tendido de espaldas en la playa.

O, plajda sırtüstü yatıyordu.

Me imagino que Tom eventualmente descubrirá que Mary ha estado hablando a sus espaldas.

Sanırım Tom sonunda Mary'nin onun arkasından konuştuğunu anlayacak.

Las tácticas dilatorias de Lannes permitieron a Napoleón atrapar al ejército ruso de espaldas al río

Lannes'ın erteleme taktikleri, Napolyon'un Rus ordusunu sırtını nehre

- Ella se casó sin que sus padres lo supieran.
- Ella se casó a espaldas de sus padres.

O, anne ve babasının bilgisi olmadan evlendi.

- A las nutrias marinas les encanta comer almejas mientras nadan boca arriba.
- A las nutrias marinas les encanta comer almejas mientras nadan de espaldas.

Deniz samuru, sırtüstü yüzerken istiridye yemeyi seviyor.