Translation of "Entregar" in Turkish

0.018 sec.

Examples of using "Entregar" in a sentence and their turkish translations:

Tenía mucha energía para entregar.

Geri verecek çok enerjim vardı.

Tom decidió entregar su renuncia.

Tom istifasını sunmaya karar verdi.

- Tienes que entregar los reportes el lunes.
- Tienes que entregar los informes el lunes.

Raporları pazartesi günü teslim etmek zorundasınız.

Prometieron entregar mil piezas por mes.

Ayda bin adet teslim sözü verdi.

Estoy listo para entregar mi postura.

Görevimden ayrılmaya hazırım.

Él podrá entregar su informe mañana.

Yarın raporunu teslim edebilecek.

Tengo que entregar hoy el informe.

Bugün raporu teslim etmeliyim.

Hay que entregar los deberes el lunes.

Ödev gelecek Pazartesi teslim edilecek.

Lo podemos entregar dentro de una semana.

- Bir hafta içerisinde teslim edebiliriz.
- Bir hafta içinde teslim edebiliriz.

Tenemos que entregar los informes el lunes.

Raporları pazartesi günü teslim etmek zorundayız.

O entregar la información que ganó más dinero.

veya da en çok parayı kazandığı bilgiyi ulaştırıyormuş.

No le quiero entregar mi llave a Tom.

Tom'a anahtarımı vermek istemiyorum.

Después de entregar mi presentación hablé con cada uno,

Sunumumu yaptıktan sonra oradakilerin her biriyle konuştum

Deberás entregar tu reporte mañana a las 5:00

Yarın 5.00'e kadar raporunu teslim edeceksin.

Porque el remate es lo que Uds. tienen para entregar.

Çünkü bitiş cümleniz sunmanız gereken şey demektir.

El doctor piensa cuidadosamente antes de decidir qué medicamento entregar.

Doktor, hangi ilacı vereceğine karar vermeden önce dikkatlice düşünür.

Tenemos que entregar nuestros informes antes de final de mes.

Bu ayın sonuna kadar raporlarımızı teslim etmek zorundayız.

El lunes tengo que entregar los libros en la biblioteca.

Pazartesi günü kitapları kütüphaneye geri götürmek zorundayım.

No puedo creer que vayas a entregar todo tu dinero.

Bütün paranı bağışlayacağına inanamıyorum.

Oí que Tom se va a entregar a la policía.

Tom'un polise teslim olacağını duydum.

Favor de entregar los trabajos a más tardar el último día de este mes.

Lütfen bu ayın son gününe kadar evraklarını teslim et.