Examples of using "Cacahuete" in a sentence and their turkish translations:
Lucía ilk ultrasonografisinde fıstığa benziyordu.
İçinde yer fıstığı olan herhangi bir şeyi Tom'un yemesine izin veremezsin.
Köpeğini fıstık ezmesi ile beslemeyi hiç düşündün mü?
Bazı çocuklar fıstık ezmeli sandviç getirdiler, bazıları jambonlu ve diğerleri peynirli.