Examples of using "Atlántico" in a sentence and their turkish translations:
Onlar Atlantik Okyanusunu geçtiler.
Biz Atlantik'i uçarak geçtik.
Atlantik'i birkaç kez geçtim.
Atlantik okyanusu sirkülasyonu yavaşlıyor.
Atlas Okyanusu Amerika'yı Avrupa'dan ayırır.
Atlantik fırtınalarının içinde gittik.
Lindbergh, Atlantik üzerinden uçan ilk insandı.
Panama Kanalı Atlantiği Pasifikle bağlar.
Atlas Okyanusu Büyük Okyanus'tan daha tuzludur.
Brezilya on tane ülke ve Atlantik Okyanusu ile çevrilidir.
Bir çocuk olarak devasa Atlantik Okyanusu'nun gücüyle yaşamak inanılmaz heyecanlıydı.
Charles Lindbergh, Atlantik Okyanusu'nda, 1927 yılında ilk tek kişilik uçuşunu yaptı.
iklim değişimiyle mücadele etmek, Atlantik'i geçmeye hazır.