Examples of using "Apetito" in a sentence and their turkish translations:
- Bugün iyi bir iştahım var.
- Bugün, iyi bir iştahım var.
Hiç iştahım yok.
- İştahın yok mu?
- Canın istemiyor mu?
Bugün iştahım yerinde.
Bugün iyi bir iştahım var.
Afiyet olsun!
Benim anormal bir iştahım var.
Onlar iştahla yediler.
Aniden iştahımı kaybettim.
Tom'un çok fazla iştahı yok.
- Afiyet olsun!
- Yarasın!
Lezzetli yemek iştah uyandırır.
Taze ıstakozun görünümü iştahımı açtı.
Sayende iştahımı kaybettim.
- Keşke iştahımı nasıl kontrol edebileceğimi anlayabilsem.
- Keşke iştahımı nasıl kontrol edeceğimi anlayabilsem.
Hayata karşı inanılmaz bir iştahım vardı,
İştahını kaçırma.
Macera için büyük bir iştahı var.
mavi rengi iştahınızı bastırıyor.
Hâlâ yavrularını emziren ve kendi iştahı da epey açık olan dişi...
İştahımı kaybettim.
İştah yemek ile geliyor, ancak susuzluk içme ile gidiyor.
Videomuz sizi Apollo Programı hakkında daha fazla bilgi edinme isteği
İştahımı kaybetmiş gibi görünüyorum.
O iştah açıcı görünüyor.