Examples of using "шедевр" in a sentence and their turkish translations:
Gerçekten bir başyapıt.
Bu bir şaheser.
Bu film bir şaheser.
Bu gerçek bir şaheser.
Rembrandt tarafından yapılan bu tablo bir başyapıttır.
Bu senfoni gerçek bir şaheser.
Böyle muazzam bir şaheseri deliyorlar
Bu film gerçekten ebedi bir başyapıt.
çünkü çok eski bir şaheser yapıydı
Milyoner, maliyeti ne olursa olsun başyapıtı satın almaya niyetlendi.
Salman Rüşdi'nin “Şeytan Ayetleri” modern edebiyatın gerçek başyapıtıdır.
Salman Rüşdi'nin “Şeytan Ayetleri” modern edebiyatın gerçek başyapıtıdır.
Bu resme onu gördüğüm anda aşık oldum. O bir sanat eseri.
Maliyeti ne kadar olursa olsun, milyoner sanat eserini alma konusunda ısrar etti.
Bu resmi bir sanat eseri olduğu için değil ama cazibesi olduğundan dolayı beğeniyorum.