Examples of using "телефоном" in a sentence and their turkish translations:
Telefonunuzu kullanabilir miyim?
Telefonu kullanabilir miyim?
Tom telefonuna uzandı.
Senin telefonunu kullanabilir miyim?
Affedersiniz fakat telefonu kullanabilir miyim?
Telefonu kullanmak istemedim.
Telefonunuzun nesi var?
Telefonunuzu ne sıklıkla kullanıyorsunuz?
Ben telefonu kullanabilir miyim?
O telefonu kullanabilirsiniz.
Tom yeni telefonuyla böbürlendi.
Telefonu kullanmam gerekiyor.
Telefonunu kullanabilir miyim?
- Telefonunu kullansam olur mu?
- Telefonunu kullanmamda sakınca var mı?
- Sakıncası yoksa telefonunuzu kullanabilir miyim?
Telefonunu ne sıklıkta kullanırsın?
Benim telefonuma ne yaptın?
Tom Mary'nin onun telefonunu kullanmasına izin verdi.
Tom'un telefonu fotoğraf çekebilir.
Telefonun nasıl kullanılacağını bana anlatabilir misin?
Telefonunuzu kullanabilir miyim, lütfen?
Ben bu telefonu kullanabilir miyim?
Tom telefonuyla uyuyor.
Telefonunuzu kullanmama izin verir misiniz, lütfen?
Biz hala kablolu telefon kullanıyoruz.
İki yaşındaki bir çocuk bile telefon kullanabilir.
Fakat telefonu kullanamıyorum.
- Benim telefonumu kullanabilirsin.
- Telefonumu kullanabilirsin.
Telefonla bir sorun var gibi görünüyor.
Affedersiniz, ama telefonunuzu kullanabilir miyim?
Telefonu kullanabilmek için benden izin istedi.
Affedersiniz fakat telefonunuzu kullanabilir miyim?
Telefonumuzda hatalı bir şey var gibi görünüyor.
Telefonunuzu kullanabilir miyim?
Telefonla ilgili yanlış bir şey var. Ben seni zorlukla duyabiliyorum.
Polisi aramak için telefonunu kullanmalıyım.
Bu telefonu kullanmam yasak.
"Telefonunuzu kullanmamın bir sakıncası var mı?" "Hayır, lütfen devam edin."
- Telefonunuzu kullanmam gerekiyor.
- Telefonunuzu kullanmalıyım.
Kızım eski kafalı olduğumu söyler çünkü cep telefonu kullanmam.
Tom hâlâ kapaklı telefon kullanıyor.