Examples of using "вашим" in a sentence and their turkish translations:
Sizlerin iyimserliğinize hayranım.
Senin telefonunu kullanabilir miyim?
Hizmetinizdeyim, efendim.
Ben senin talimatlarına uydum.
Emrinizdeyim.
Ben senin avukatın olacağım.
Hizmetinizdeyim, bayan!
Ben tuvaletinizi kullanabilir miyim, lütfen?
Sizlerin yeteneğine hayranım.
Senin cesaretine hayran.
Onlar senin cesaretine hayran.
Telefonunu kullanabilir miyim?
- Telefonunu kullansam olur mu?
- Telefonunu kullanmamda sakınca var mı?
- Sakıncası yoksa telefonunuzu kullanabilir miyim?
Onu senin talimatlarına göre yaptım.
Çocuklarınız kaç yaşındalar?
ve bu sizin cezanız, işte burada.
Senin yolculuğunla ilişkililer.
Sağlığın hakkında çok endişeliyim.
Açıklamandan memnun değilim.
Telefonunuzu kullanabilir miyim, lütfen?
Sizin talimatlarınızın sonucuna güveniyorum.
Talimatlarına uyacağım.
Teklifinden yararlanmak istiyorum.
Biz önerini kabul ediyoruz.
O, senin kardeşin değildi.
Derhal temsilcinle temasa geç.
Siparişinizle ilgili bir sorun var.
- Ben tuvaletinizi kullanabilir miyim?
- Tuvaletinizi kullanabilir miyim?
Erkek kardeşinle birlikte okula gittim.
- Babanızı tanıyorum.
- Sizin babanızı tanıyorum.
- Ben sizin babanızı tanıyorum.
öğretmenler gelecek nesil sizin eseriniz olacaktır
Ben dün sizin babanıza rastladım.
Hizmetinizde.
- Yöneticinle konuşmak istiyorum.
- Yöneticinizle konuşmak istiyorum.
Senin saatine gör saat kaç?
Onu talimatlarınıza göre yapacağım.
Beni patrona bağla lütfen.
Keşke uyarılarını dinleseydim.
Telefonunuzu kullanabilir miyim?
Bunun ne kadar süreceğini tahmin ediyorsun?
Fransızca'nızdan çok etkilendim.
çalışanlarınız için şaşırtıcı bir çok öğüdün listesine ulaşırsınız.
Temel olarak, fikrine katılıyorum.
Lütfen bu otelde kalmanın keyfini çıkarın.
Bunu yöneticinle tartışmak istiyorum.
Yeni spor arabandan memnun musun?
Birkaç yıl önce sizin öğrencinizdim.
Siparişiniz ile ilgili bir sorun var mı?
Ben cesaretine hayranım.
Çocuklarınız kaç yaşında?
Kalbinin sesini dinle.
Bilgisayarını kullanabilir miyim?
Siz yokken çocuğunuza bakacağım.
Ben senin koruman olacağım.
- Rehberiniz ben olacağım.
- Rehberin ben olacağım.
Ben senin yeteneğine hayranım.
- Ebeveynlerin kaç yaşında?
- Annen baban kaç yaşında?
Arkadaşın olacağım.
Affedersiniz fakat telefonunuzu kullanabilir miyim?
Ve babanla bu şekilde tanıştım.
Erkek kardeşlerin kaç yaşında?
Her zaman sabrına hayran kaldım.
Buz senin ağırlığın altında kırılacak.
Sen yokken yavru kedinle ilgileneceğim.
Yemeğimi bitirir bitirmez seninle olacağım.
yazan büyük bir tabela olsun.
O, evinize yakın mı?
Bir gün tüm bunlar sizin olacak.
Buz senin ağırlığın altında çatlar.
Ben senin arkadaşın olmak istiyorum.
Valizine senin için göz kulak olurum.
Oğlunla beraber çalışıyorum.
Önerini kabul ediyorum.
Öğretmeninin kompozisyonlarınla ilgili yorumlarını bir kez daha okusan iyi olur.
O, senin kardeşin değildi.
Çocukların şimdi kaç yaşında?
Planınızı kabul ediyorum.
Ben ilk hastan olacağım.
Çocuklarının gerçeği bilmesi gerekiyor.
"Telefonunuzu kullanmamın bir sakıncası var mı?" "Hayır, lütfen devam edin."
- Telefonunuzu kullanmam gerekiyor.
- Telefonunuzu kullanmalıyım.
- Dayınla konuşmak istiyorum.
- Amcanla konuşmak istiyorum.
Düşmanın olmak istemiyorum.
Arkadaşın olmak istiyorum.
Bunun senin olmasını istiyorum.
Patronunla konuşmak istiyorum.
Evinin yanında bir süpermarket var mıdır?
Evinin yanında bir yüzme havuzu var mıdır?
Telefonunu ne sıklıkta kullanırsın?
Yöneticinizle konuşmak istiyorum.
Seninkinin nesi var?
Benim doğum günüm seninkiyle örtüşüyor.
Ben dün sizin babanızla tanıştım.
Erkek kardeşlerin ve kız kardeşlerin kaç yaşında.
Senin durum analizinle ilgili aynı fikirde olmadığım için, maalesef aynı görüşte değilim.
Babanla aynı okula gittim.
Senin kurallarına göre yaşamak istemiyorum.
Sözlüğünü kullanabilir miyim?