Examples of using "сообщите" in a sentence and their turkish translations:
Şifrenizi bildiriniz.
Lütfen onu bilgilendir.
- Fikrini değiştirirsen, bize bildir.
- Fikrini değiştirirsen haberimiz olsun.
ve bunu söyleme cesaretiniz olur.
Lütfen Tom'a bilgi ver.
Lütfen onlara bilgi ver.
Lütfen onu bilgilendir.
Bir şeye ihtiyacın olursa bize bildir.
Lütfen bana telefon ile sonuç hakkında bilgi verin.
Lütfen onun durumundaki herhangi bir değişikliği bana bildirin.
lütfen sizde düşüncelerinizi yorumlar kısmında belirtin
Pasaport numaranızı ve doğum tarihinizi verin.
Her şeyi doğru bir şekilde rapor eder misin?
Herhangi bir sorunun olursa lütfen bize bildir.
Adresinizi bana bildirin.
Bana ne düşündüğünü bildir.
Daha sonra sonuçları bana bildirin.
Bize ayrıntıları verin.
Sitemiz hakkında ne düşündüğünü bize bildir.
Kısa sürede yeni adresini bana bildirdiğinden emin ol.
Ne olduğunu Tom'a bildir.
Lütfen onun üzerinde düşünün ve bana kararınızı bildirin.
Eğer bu tekrar olursa lütfen hemen bana bildirin.
Bir örnek almak istersen, lütfen bize bildir.
Bana bildir.
Tom'un bilmesine izin ver.
Onlara bildir.
Ona bildirin.
Ona bildirin.
Yeni adresinizi bana bildirin.
Başka şekillerde size yardımcı olup olamayacağımızı lütfen bize bildirin.
Nerede olduğumu Tom'a bildir.
Bu tekrar olursa bana haber et.
Şüpheli bir şahıs görürseniz lütfen polise bildirin.
Ürünlerin için bir konferans salonu sahası kurmak istiyorsan lütfen bana hemen bildir.
Lütfen bana bildirin.
Ne zaman varacağınızı bize bildirin.
Nerede olduğumu onlara bildir.
Nerede olduğumu ona bildir.
Lütfen bize bildirin.
Gelip gelemeyeceğini bize bildir.
Tom'u görürsen bize bildir.
Nerede olacağını bize bildir.
O döner dönmez bana bildir.
O gelir gelmez bana bildirin.
Gelip gelemediğini bize bildir.
Bir şey görürsen ya da duyarsan bana bildir.
Yardıma ihtiyacın olursa, bana haber ver.