Examples of using "собственного" in a sentence and their turkish translations:
ama kendi kendimizin şampiyonu olabiliriz.
O kendi başarısının bir kurbanı.
O kendi başarısının bir kurbanı.
Tom kendi babasını öldürdü.
Tom kendi oğlundan korkuyor.
Kendi babasını öldürdü.
O kendi babasını öldürdü.
Bu şirket kendi başarısının kurbanıdır.
Ay'ın kendi ışığı yoktur.
Tom bir arabaya sahip değil.
Kürtlerin kendi devletleri yok.
Onun özsaygısı yok.
Tom sahip olduğu restoranın önünde vurularak öldürüldü.
Bu yeni model daha kendi kitabına
Daha sonra, yazdığım bir şarkıyı söylemek istiyorum.
Çocuğunu görmezse, kendini öldürür.
Bunu kendi deneyimimden söyleyebilirim
Kendi erkek kardeşini tanımadığına inanamıyorm.
Ancak dairemizin sessizliğinde, öğretmenimin bakışlarının dışında
bu sadece onların kendi sağlıkları için değil,
Kendi çocuklarından birine sahip olmak yerine bir çocuk evlat edinmeye karar verdiler.
Bir pire kendi yüksekliğinde 200 kere atlayabilir.
Ben bunu sadece senin kendi iyiliğin için yapıyorum.
Socrates kendi cahilliğimizin farkına varmanın bilgelik yolunda atılmış ilk adım olduğunu söylemiştir.
- Sen bilgisizliğinden dolayı mahcup olmalısın.
- Cahilliğinden utanmalısın.
Bir karınca kendi ağırlığının 50 kat fazlasını kaldırabilir.
Kendi adımı bile hatırlamıyorum.
Tom kendi isminden nefret ediyordu.
Kendi dilinden başka bir dilde cümleler eklemekten kaçınmalısın, çünkü ana dilinde ya da lehçende yazmadıkça birçok hata yapmaya eğilimlisin.