Examples of using "ручку" in a sentence and their turkish translations:
Dolma kalemini düşürdün.
Tom kalemini çıkardı.
Dolma kalemimi kaybettim.
Bir kalem getirmeyi unutma.
Kalemimi geri ver.
Kalemimi çaldırdım.
Onun için bir dolma kalem satın alacağım.
Dolma kalemimi gördün mü?
Kalemini görüyorum.
Kolunu bırakın.
O, kalemini çıkardı.
Tükenmez kalemi bana ver.
Kalemimi ödünç alabilirsin.
Kalemi bana iletin.
Kalemim çalındı.
Bir kalem alabilir miyim?
Kalemimi unuttum.
Tom bir dolma kalem çıkardı.
O bir kalem istedi.
Tom topuzu dönderdi.
Bir kalem alabilir miyim?
Bir kalem ödünç alacağım.
Tom kalemini düşürdü.
Tom bir kalem istedi.
Dolma kalemi bana ver.
Kolu çevirdim.
Tom bir kalem buldu.
Lütfen kalemimi bana geri ver.
Tom sana kalemini geri verdi mi?
Kalemimi bulmalıyım.
Ben senin kalemini ödünç alabilir miyim?
Kalemini bana ödünç verir misin?
O, elinde bir dolma kalem tutuyordu.
Kalemi almak için eğildim.
Bana bir kalem ödünç verebilir misin?
Lütfen kalemini bana ödünç ver.
Tom bana bir kalem verdi.
O kalemini bıraktı.
Tom, kapı kolunu çevirdi.
- Hangi kalemi görüyorsun?
- Hangi kalemi görüyorsunuz?
Bir kalem ödünç alabilir miyim?
Kalemini ödünç alabilir miyim?
Kapı kolunu çevirdim.
Kalemimi arıyorum.
- Bir kalem almalıyım.
- Bir kalem bulmalıyım.
Tom kalemini aradı.
Mary gözde kalemini kaybetti.
Tom Mary'ye bir kalem uzattı.
Affedersin, bir kalem ödünç alabilir miyim?
Ona bir kalem vereceğim.
Benim kalemim aranmalı.
Tom kalemi Mary'ye uzattı.
Bu kalemi kullanabilirsiniz.
Buyur, benim kalemimi kullan.
Bu kalemi kim kırdı?
Topuzu çevirdim.
Gerçeği söylemek gerekirse, kalemini kaybettim.
O, sol eli ile kapı kolunu çevirdi.
Bir dolma kalem bulmaya gideceğim.
Sen benim kalemimi kullanabilirsin.
Bebek ufacık elini uzattı.
Benim kalemimi bulamıyorum.
Dolma kalemimi aramak zorundayım.
O, kapı tokmağını yavaşça çevirdi.
Sınavınız için bir kalem getirin, lütfen.
Cebinden bir kalem çıkardı.
Favori kalemimi kaybettim.
Tom topuzu denedi.
Lütfen bu kalemi bana ver.
Tom en sevdiği kalemi kaybetti.
Dönüşte kalemimi getirmeyi unutma.
Kalemimi geri vermeyi unutma.
Tom kalemini Mary'ye uzattı.
Kalemi almak için eğildim.
Bu kalemi ödünç alabilir miyim?
Lütfen bu kalemi bana ödünç ver.
Lütfen bana bu kalemi verin.
Tom'a güzel bir dolmakalem verdim.
- Ali kalemime kesik attı.
- Ali kalemimi hacıladı.
- Ali kalemimin üstüne yattı.
O düğmeyi sağa çevirin ve kutu açılacaktır.
Karanlıkta kapı kolunu el yordamıyla aradı.
Kapıya yeni bir kol taktım.
Bir dolma kalem aldım fakat onu kaybettim.
Tom topuzu çevirdi ve kapıyı açtı.
Kalemi aldı ve adresi yazdı.
Kalemi alıp adresi yazdı.
Tom gömlek cebinden bir dolmakalem çıkardı.
Tom bir defter ve bir kalem çıkardı.
Tom bir kalem aldı ve yazmaya başladı.
Tokmağı saat yönünün tersine çevirin.
O, bu kalemi şu mağazadan aldı.
Çekini imzalamak için bir kalem çıkardı.
Tom tokmağı yavaşça çevirdi ve kapıyı açtı.
Tom kalemini nereye koyduğunu unuttu.
Dün seninki gibi bir dolma kalem aldım.