Examples of using "приняло" in a sentence and their turkish translations:
Görev tehlikeye dönüştü.
Çoğunluk teklifi kabul etmedi.
Japon hükümeti önemli bir karar verdi.
Yüzü inatçı bir ifade aldı.
binamız sağlam bütün güvenlik önlemlerini almışız
Konferansa kaç tane mühendis katıldı?
Çok sayıda ülke Olimpiyat Oyunlarına katıldı.
Vahşi, özgür bir hayvan tarafından bütünüyle kabullenilmek
Hükümet enflasyonla mücadele etmek için güçlü önlemleri benimsedi.
İşler aniden kötüye gitmeye başladı.