Examples of using "поверит" in a sentence and their turkish translations:
Kim sana inanacak?
- Tom sana inanır.
- Tom sana inanacaktır.
Hiç kimse sana inanmıyor.
Tom'un sana inanacağını düşünüyor musun?
Hiç kimse onlara inanmayacak.
Kimse sana inanmayacak.
Ona kim inanacak?
Kim bize inanacak?
Kim onlara inanacak?
Kim bana inanacak?
Kim ona inanacak?
Ona kim inanacak?
Kimse ona inanmayacak.
Tom buna inanmayacak.
Tom ona inanmayacak.
Kimse bu söylentiye inanmayacaktır.
Kimse ona inanmayacak.
Hiç kimse ona inanmayacak.
Hiç kimse bizi inanmayacak.
Kimse inanmayacak bana.
Hiç kimse Tom'a inanmayacak.
Hiç kimse buna inanmayacak.
Tom bana inanmayacak.
Tom bize inanmayacak.
Tom buna inanmayacak.
O buna inanmayacak.
Tom her şeye inanır.
Tom buna asla inanmayacak.
Tom'un bana inanmayacağını biliyorum.
Tom'un Mary'ye inanacağını sanmıyorum.
Tom'un bize inanacağını sanmıyorum.
Tom asla bana tekrar inanmayacak.
Tom asla buna inanmayacak.
Tom'un buna inanacağını sanmıyorum.
Bana inanmazsan kim inanır?
Kimsenin bana inanmayacağını biliyordum.
Tom ona söylediğin tek kelimeye inanmayacak.
Tom'un bana inanacağını gerçekten düşünüyor musun?
Gerçekten Tom'un bana inanacağını mı düşünüyorsun?
Tom bunu yaptığıma inanmayacak.
Tom onu bilerek yaptığıma asla inanmayacak.
"Hiç kimse buna inanmaz." "Eh, Tom bana inandı."
Tom Mary'nin bunu yaptığına asla inanmayacak.
Tom, Mary'nin söylediği her şeye inanmasını bekledi.
Gerçeği söylersen bile, hiç kimse sana inanmaz.
O çok saçma. Bir aptalın dışında ona kimse inanmaz.
"Tom'un bana inanmayacağını biliyorum." "Ben de sana inanmıyorum."
Tom, o doğru olduğuna yemin etse bile Mary'ye inanmaz.
Öğretmenin ev ödevini zamanında yapmadığı için Tom'un özrünü kabul etmesi çok zayıf bir olasılıktır.
Eğer öğretmenine ev ödevini kaybettiğini söylersen, sana inanmaz.