Examples of using "награду" in a sentence and their turkish translations:
Helen, ödülü kazandı.
Tom ödülü hak etti.
Tom bir ödül aldı.
Siz bir ödül alacaksınız.
Tom ölümünün ardından ödül aldı.
üç alıştırma belirledik.
Onlar onun kafasına bir fiyat koydu.
En iyi yazan çocuk ödülü kazanır.
Tom ödülü hak etti.
Ve de Y jenerasyonu -- ''herkes bir kurdele alır'' jenerasyonu --
Tom "En İyi Erkek Performansı" ödülünü kazandı.
Mary "En İyi Kadın Performansı" ödülünü kazandı.
Tom kesinlikle ödülü almayı hak ediyor.
Ayrıca, bilahare 'ayın elemanı' ödülünü de takdim edeceğiz.
Antalya film festivaldinde Kemal Sunal en iyi erkek oyuncu ödülünü almıştı
Onların her birine bir ödül verildi.
- 1990'dan beri, on bir bayan öğrenci ödülü aldı.
- 1990'dan beri on bir kız öğrenci ödül aldı.