Examples of using "мужу" in a sentence and their turkish translations:
Kocama yalan söylüyordum.
Mary kocasına yalan söyledi.
O eşine dedi ki: "Dur!"
Kocama masaj yapıyorum.
Biz evlilikle akrabayız.
Ben kocamı aldattım.
Mary kocasını özlüyor.
O her zaman kocasına sadıktı.
Kocamı arayın.
Kocasına elmalı tart pişirdi.
Kocamı gerçekten özlüyorum.
Kızının kocasına yazdı.
O, onunla evlilik yoluyla akrabadır.
O kocası ile ilgili her zaman hata buluyor.
O kadın, kocasını hep aldattı.
Kocamı arayacağım.
İsterse kocasına verebiliyor
Kocasına işinde yardım etti.
Sonra kocamı aradım, hemen yanıma geldi
İlk defa onun kocasını aradığını gördüm.
kadın kocasına veriyor fakat aslında mallar tamamen ortak
Tom evlilikle bana akraba.
RAB Tanrı kadına, "Çocuk doğururken sana çok acı çektireceğim" dedi, "Ağrı çekerek doğum yapacaksın. Kocana istek duyacaksın, seni o yönetecek."
Kadın ağacın güzel, meyvesinin yemek için uygun ve bilgelik kazanmak için çekici olduğunu gördü. Meyveyi koparıp yedi. Yanındaki kocasına verdi. Kocası da yedi.