Examples of using "мечтает" in a sentence and their turkish translations:
Bir astronot olmayı hayal ediyor.
Tom bir milyoner olmayı hayal ediyor.
Tom hayal kuruyor.
Tom hayal kuruyor mu?
Tom'un hayal kurduğuna eminim.
Piyangoyu kazanmak herkesin hayalidir.
Onun hayali Paris'i ziyaret etmektir.
Çoğu kadın muhteşem bir düğün hayal eder.
Lucy gelecekte veteriner olup hayvanların hayatlarını kurtarmayı düşlüyor.
Bir general olmayı hayal etmeyen bir asker kötü bir askerdir.
Köpeğim bir kedinin hayalini kuruyor.
Tom asla rüya görmediğini söylüyor.