Examples of using "дороже" in a sentence and their turkish translations:
Daha pahalı olan hangisi?
Sağlık altından daha değerlidir.
Banka hizmetleri gittikçe daha pahalı oluyor.
- Taksi otobüsten daha pahalı.
- Taksi otobüsten daha pahalıdır.
Senin araban benimkinden daha pahalı.
Mavi pantolonun, yeşilden daha fazla maliyeti var.
- Zaman başka herhangi bir şeyden daha değerlidir.
- Zaman her şeyden daha değerlidir.
- Zaman başka her şeyden daha değerlidir.
Bir kişi paradan daha değerlidir.
Altın demirden daha kıymetlidir.
Sabah aramak daha pahalı mıdır?
Sığır eti, tavuktan daha pahalıdır.
Bu çok daha fazlaya mal olur.
- Sağlık zenginlikten daha değerlidir.
- En büyük servet sağlıktır.
Dostluğun değeri altından daha fazladır.
O kalem bundan daha pahalıdır.
Hayat gittikçe pahalılaşıyor.
Gerçek arkadaşlık paradan daha değerlidir.
Saatin benimkinden daha pahalı.
- Sevgiden daha pahalı bir şey yoktur.
- Aşktan daha pahalı hiçbir şey yoktur.
Daha kaliteli kumaş, daha pahalıdır.
Alüminyum altından daha pahalı hale geldi.
Onun saati benimkinden daha pahalı.
Daha kaliteli kumaş, daha pahalıdır.
Bu onun İki katına mal olurdu.
ama bu tür şeyleri yapmak daha pahalı olurdu.
Özgürlük gümüş ve altından daha değerlidir.
O benim için hayatımdan daha fazlası anlamına gelir.
Uçakla gitmek sana daha pahalıya mal olur.
Bu ondan daha fazlasına mal olur.
Bu beklediğimden daha pahalı.
Taksi otobüsten daha pahalı.
Uçakla gitmek size daha fazlaya mal olacak.
Onun kamerası benimkinin üç katı kadar pahalı.
Bu beklediğimden çok daha fazlaya mal oldu.
Ev beklediğimden daha pahalıydı.
Platon benim arkadaşımdır ama gerçek benim için daha değerlidir.
Piyano pahalıdır, ama araba daha pahalıdır.
Birçok yönden zaman paradan daha değerlidir.
Siyah telefonun beyazdan daha fazla maliyeti var.
Turp havuçtan daha pahalı olabilir.
Kesintisiz uçuşlar neredeyse her zaman daha pahalıdır.
Bu restoranda su biradan daha pahalı.
Taze sıkılmış meyve suyu, konsantredeki meyve suyundan daha pahalıdır.
Genellikle hiçbir şeyin zamandan daha değerli olmadığın söylenilir.
Bu olacağını düşündüğümden daha fazlasına mal oldu.
Bu saat onun iki katı kadar pahalıdır.
Ben, 300 doların üzerindeki bir kamerayı maddi olarak karşılayamam.
- Hiçbir şey sevgi kadar değerli değildir.
- Hiçbir şey aşk kadar değerli değildir.
Konser bileti, sinema biletinden daha pahalıdır.
Petrol sizin için insan hayatından daha değerlidir, değil mi?
- Balığın ve etin besin değerleri yüksek ama ikincisi öncekine göre daha pahalıdır.
- Hem balık hem de et besleyici fakat sonraki öncekinden daha pahalı.
Genellikle maden suyu çeşme suyundan pahalıdır.
300 doların yukarısında bir kamera alamam.
Daha pahalı olanını alacağım.
Mavi pantolonun, yeşilden daha fazla maliyeti var.
Siyah telefonun beyazdan daha fazla maliyeti var.
- Eldeki serçe damdaki güvercinden iyidir.
- Eldeki serçe çalılıktaki keklikten iyidir.