Examples of using "говорилось" in a sentence and their turkish translations:
Vikipedi yazılarının bana söylemediği şey,
Gazete makalesi Tom'un ne kadar hızlı gidiyor olduğunu söyledi mi?
- Not ne diyordu?
- Notta ne yazıyordu?
Gazetenin hava durumu hakkında söylediği kesinlikle gerçekleşti.
Tom Jackson'un ölüm ilanı Onun Boston'da doğduğunu söylüyordu.
Tom'un mektubu onun ne zaman Boston'a geleceğini söylemiyordu.
Bu durum kaç dersinizin, İngilizce konuşarak Fransızcadan bahsetmek yerine,
Nisan 1968'de bir CIA raporu, Sovyetler Birliği'nin Ay'a Kozmonotlar göndermek üzere olduğunu öne sürdü
Tom'un aldığı mektup en kısa sürede eve dönmesi gerektiğini söylüyordu.
Bilimin amacı, çoğunlukla söylenildiği gibi, anlamak değil, öngörmektir.
1632'de Galileo, Dünya'nın Güneş'in yörüngesinde döndüğünü söyleyen bir kitap yayınladı. Katolik Kilisesi onu tutukladı ve yargıladı.