Examples of using "Легенда" in a sentence and their turkish translations:
misafirim
Tom bir efsane.
O gerçek bir efsane.
Bu adam bir efsanedir.
Tom bir yaşayan efsanedir.
Türklerin var oluş destanı
Loch Ness canavarı bir şehir efsanesidir.
Nadiya Savchenko gerçekten yaşayan bir efsane.
Efsane ormanda terk edildiğini söylüyor.
Efsane, onun, kılıcını tanrıların kendi ellerinden aldığını söyler.
Başkan Kennedy öldürüldü ama onun efsanesi sonsuza kadar yaşayacak.
Efsane onun bir denizkızı olduğunu söylüyor.