Examples of using "чудовище" in a sentence and their turkish translations:
Sen bir canavarsın.
Ben bir canavarım.
Tom bir canavar.
Canavar beni kovaladı.
Loch Ness canavarı bir şehir efsanesidir.
Tek boynuzlu at efsanevi bir yaratıktır.
Kocaman bir canavar dağdan aşağıya iniyor.
Sen koca değilsin. Sen bir canavarsın.
Nefret dolu bir canavardım ben aslında.
Ben bir canavar değilim.
Bir canavar dağın zirvesine yakın bir kayanın üzerinde yatıyordu.
Hiç Loch Ness canavarını duydunuz mu?
O, bir gaddar adamla evlendiğini bilmiyordu.
Orada korkunç bir canavar yaşardı.
Tom oğluna çocukları yiyen bir canavar hakkındaki hikayeyi anlattı.
Onun bir canavar gördüğü doğrudur.
Her canavar birinin bebeği olarak başlar.