Examples of using "Весь" in a sentence and their turkish translations:
yanınızda taşımayı unutmayın
Rüzgar bütün gün esti.
Tom bütün gün boyunca çalıştı.
- Bütün ekmeği yedin mi?
- Bütün ekmeği mi yedin?
Bütün gün uyudun mu?
- Tüm gün yağmur yağdı.
- Bütün gün yağmur yağdı.
tüm konsept yerle bir olabilir.
Kahvenin hepsi bitmiş.
- Şeker bitmiş.
- Şeker hiç kalmadı.
Tüm ev sallanıyordu.
Dikkatle dinliyorum.
- Tom sırılsıklam.
- Tom tamamen ıslak.
Ben bütün gün dışardaydım.
O tüm gün sessiz kaldı.
Tüm gün şiddetli yağmur yağdı.
O, bütün gün sessiz kaldı.
Tüm kasaba buradaymış gibi görünüyordu.
Bütün günü seni bekledik.
Bütün o gürültü nereden geliyor?
Bütün gün evdeydim.
Tom bütün gün neredeydi?
Tom dün bütün gün çalıştı.
- Bütün gün seni arıyordum.
- Bütün gündür seni arıyorum.
Bütün gündür seni bekliyorum.
Bütün gün burada olacağız.
Tüm gün boyunca oynayıp duracak mısın?
Bütün gündür seni bekliyorum.
Bütün akşam neredeydin?
Bütün gün burada olacağız.
Kedim bütün gün uyur.
- Senin hakkında bütün gün düşündüm.
- Bütün gün seninle ilgili düşündüm.
Barışı tüm dünya arzuluyor.
O bütün akşam sürdü.
Tüm mürettebat kurtarıldı.
Onların sığırlarının hepsi şişman.
Yağmur bütün gün devam etti.
Yangın bütün evi yuttu.
Bütün paket ne kadar?
Bütün gün çalışmaktayım.
Düşman bütün gün saldırısına devam etti.
Tom, bütün gün dışardaydı.
Bütün gün boyunca çalışırım.
Bütün şehir karla kaplı.
Bütün ulus barış istiyor.
Tom bütün çikolatayı yedi.
Ben fırtına sırasında uyudum.
Tüm gün yağmur yağdı.
O, bütün gün boyunca çalışmaktaydı.
O, bütün gün boyunca çalışmaktaydı.
Bütün ekmeği mi yedin?
Bütün şehir panik içinde.
Bahçe otlarla kaplanmıştı.
Bütün dünya Brezilya'yı sever.
Tom bütün gün şarkı söylüyor.
Tom bütün gün çalışıyor.
Tom bütün gün uyuyor.
Tom borç içinde boğuluyor.
- Film boyunca uyumuşum.
- Film boyunca uyudum.
Ve tüm bu döngü tekrar eder.
O, tüm dünyayı gezdi.
Bütün ekmek nereye gitti?
Bütün gün arıyorum.
O bütün gün çalıştı mı?
Bütün gün sürecek.
Tüm plajı temizlemek zorundayız.
Tüm evi aradın mı?
Tom bütün gün sessizliğini korudu.
Tom bütün gün uyudu.
Biz kömürü bitirik.
O, bütün gün sıkıldı.
Ispanağının hepsini bitir.
Bütün gün uyudum.
Nehir tüm bölgeyi sular altında bıraktı.
O bütün gün sürdü.
Onlar bütün pastayı yediler.
Onlar gün boyunca çalıştılar.
Tom bütün pastırmayı yedi.
Bütün Dünya yanıyor.
Şampuanı bitirdik.
Bütün sınıf sessizdi.
Bütün sınıf testi geçti.
Bütün gün yağmur yağdı.
Bombardıman bütün gün devam etti.
Burada tüm sene boyunca hava soğuktur.
- Bugün bütün sınıf burada.
- Bugün sınıftaki herkes burada.
Tom bütün gün sessiz kaldı.
Tüm şehir zombiler tarafından işgal edilir.
Tom bütün yıl seyahat ediyor.
Tom bütün evi aradı.
Tom tüm patlamış mısırı yedi.
Tom tüm günü yüzerek geçirdi.
Tom bütün gün çalıştı.
- Tom bütün gündür aksırıyor.
- Tom gün boyu hapşırıp durdu.
Tom bütün gün gülümsüyordu.
Bütün gün yağmur yağıyor.
Tom bütün gün ders çalışıyor.
Tom bütün gün öksürüyor.
Bütün gün kar yağıyor.
Tom bütün gün ağladı.