Examples of using "Roubo" in a sentence and their turkish translations:
Ben eşya çalarım.
Bu bir kelepir.
O, soyguna katıldı.
- Bir hırsızlığı rapor etmek istiyorum.
- Bir hırsızı ihbar etmek istiyorum.
Mülkiyet hırsızlıktır.
- Tom, Mary'yi çalmakla suçladı.
- Tom, Mary'yi hırsızlıkla suçladı.
O çaldığı için kovuldu.
Adam hırsızlıkla suçlandı.
Tom bir soygunda yaralandı.
Polisler onları hırsızlık için tutukladı.
hile hurda soygun üç kağıt gibi şeyler oluyor mu
Tom'un soygun ile ilgisi yoktu.
Bu sefer aynı mücadeleyi çalınmasında gösteriyor
Böyle bir şey hırsızlık olarak kabul edilir ve ciddi bir şekilde cezalandırılmak zorundadır.
Birçok siyasetçi rüşvet, seçmen dolandırıcılığı ve kamu parasının çalınması ile suçlandı.
Kanıtın olmadıkça onu çalmakla suçlayamazsın.