Examples of using "Rabo" in a sentence and their turkish translations:
Poponuz.
yani kuyruk
Köpek kuyruğunu sallıyordu.
Benim köpek kuyruğunu sallıyor.
O cins kedilerin kuyruğu yok.
Bir tavşanın uzun kulakları ve kısa bir kuyruğu var.
Neredeyse köpeğin kuyruğuna basıyordun.
Şu popoya bak.
Kedilerin bir kuyruğu ve dört bacağı var.
Köpek mutlu olduğunda kuyruğunu sallar.
Tom'un köpeğinin kuyruğuna bastım.
Tavşanların uzun kulakları ve kısa kuyrukları vardır.
Boston'u çok iyi bilirim.
Tom, Boston'u çok iyi biliyor.
Tom bu şehri avucunun içi gibi bilir.
O, New York'u oldukça iyi bilir.