Translation of "Linhas" in Turkish

Ele desenha linhas retas.

O, düz çizgiler çizer.

Deixe mais espaços entre as linhas.

Hatlar arasında daha fazla boşluk bırakın.

As linhas azuis no mapa indicam rios.

Harita üzerindeki mavi çizgiler nehirleri gösterir.

Estas duas linhas se cortam em ângulos retos.

Bu iki çizgi birbirini dik açıyla kesmektedir.

De lá para a área formada pelas linhas de força entrando novamente

oradan tekrar içeriye giren kuvvet çizgilerinin oluşturduğu alana

E ao traçar estas linhas, todas estas histórias estão a ser lançadas.

Ve bu çizgileri çizerken, tüm bu hikâyeler ortaya çıkıyor.

E quando as linhas são desenhadas igualmente, Jesus está bem no meio da imagem.

Ve eşit şekilde çizgiler çekildiğinde İsa resmin tam ortasında