Examples of using "Desse" in a sentence and their turkish translations:
Ben bunu seviyorum.
O telefona ihtiyacım var.
- Bu bahçeyi sever misin?
- Bu bahçeyi sevdiniz mi?
Buna ihtiyacım var.
bu adamı sevmiyor
Ve o virüsten korunun
O bu gitarı sever.
Bu işe ihtiyacım var.
Bu filmi seviyorum.
Onu bu şekilde yap.
O yorumdan hoşlandım.
Ben o ismi sevmiyorum.
Tom'un o paraya ihtiyacı var.
Bu köpeğe kim bakıyor?
O kitabı beğendin mi?
Geçenlerde erkek kardeşini gördüm.
- Bu oyunu seviyorlar.
- Bu oyunu severler.
bu oyunu hatırlayanınız var mı?
Ama bu korona virüsten sonra
O kitaptan çok yararlandım.
Paranın hiçbirisi benim değil.
Bu kitabı sevmiyorum.
Yarına kadar o rapora ihtiyacımız var.
Bu oyunu hatırlıyor musun?
Beni öyle korkutma!
O yeri hatırlıyorum.
O oyunu beğendin.
Köpekten korkar.
Burayı sevmedim.
Bu grubun parçası mısınız?
Ben gerçekten bu duyguyu seviyorum.
O kazağı hep sevmişimdir.
Biz adamın evini satın aldık.
Onu bu şekilde yapman gerekir.
- Bu aktörü hiç duymadım.
- Bu aktörü hiç işitmedim.
Benimle o şekilde konuşma!
Bu filmi sevmiyorum.
Bir daha benimle hiç öyle konuşma.
Bana o şekilde davranamazsın.
Bu hayvanın adını biliyorum.
Bu oyunu seviyorum.
O bu şekilde olmak zorunda değil.
O tür müziği sevmiyorum.
O filmin sonunu sevmedim.
Bana bu kalenin anahtarını ver!
Onunla öyle konuşma.
O günü açık bir biçimde hatırlıyorum.
Bu haritanın ölçeği nedir?
Şu oğlanın adı ne?
O kitabın adı nedir?
O tür şeyi severim.
- Herkes o kitaptan hoşlanmıyor.
- Herkes o kitabı sevmiyor.
Bu kitaptaki her cümle mühimdir.
Bu binadan ayrılmayacaksınız.
- Bu planın temel amacı nedir?
- Bu planın ana amacı nedir?
Bu radyonun fiyatı nedir?
O pastadan bir parça alabilir miyim?
O hayvanın adı ne?
Bu kitabın yazarı kimdir?
Bu plan hakkında ne düşünüyorsun?
Şunu beğendim.
Tom neden bu otelden hoşlanıyor?
O olduğu gibidir.
Bunu bu şekilde yapmak çok zaman alacaktır.
Bu kitabın içeriği ne?
Şu şeyin büyüklüğüne bak!
Onun bana bir açıklama getirmesini isterdim.
Bu hazinenin ilk kısmı nasıl ortaya çıktı?
o saatten sonra artık herkes şok olmuştu
Siz Google'a para vermediyseniz
O gemide kaç kişi vardı?
Onu bu şekilde yapmak istemedim.
O filmi seveceğini biliyordum.
- Bu tür evi sevmiyorum.
- Bu tip evden hoşlanmıyorum.
O yeri seviyorum.
Bu meseleyi ele almanı istiyorum.
Bunu sevmediğini mi söylüyorsun?
Ben bu kitaptan bazı ilginç şeyler öğrendim.
O sözlüğün geliştirilmesi için birçok olanak vardır.
Ona bir göz atmamı istedi.
Bu başkanın babası da bir başkandı.
Bu ekmek gerçekten güzel kokuyor.
Hem Tom hem Mary o filmden hoşlandılar.
Tom bu restoranın sahibi.
O oyunu beğenmedim.
Benimle o şekilde konuşmuyorsun.
O bu konu hakkında konuşmamı istemiyor.
Gerçekten ona öyle bakmıyorum.
Bu noktadan itibaren yürüyerek gideceğiz.
Bu oyunu seveceksin.
O kitabın fiyatı beş dolar.
O adamın adını çok iyi hatırlıyorum.
Bu her zaman bu şekilde olmuştur.
O ilaca ihtiyacım var.
Tom ve Mary o filmden hoşlandı.
O köpeği seviyorum.
Kimse o adamı sevmiyor.