Examples of using "Basta" in a sentence and their turkish translations:
- Yeter!
- Yeter be!
- Yetti artık.
- Yeter artık.
- Yetti gari.
- Zaten yeterli!
- Yeter artık be!
Küçük bir taş alıyorlar.
Şimdilik bu yeter.
Artık yeter, ağlama!
Sadece onu hatırla.
Boyun eğmek yeterli olmuyor.
Bunun şimdilik yeterli olması gerekir.
Sadece git ve biraz dinlen.
sadece eleştiri diye de bakmayın olaya
ula yeter ki kullansın birini yahu. Kullansın.
Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.
Anlayana tek kelime yeter.
Ve bu atkıyı kullanıp üzerine işeyeceğim.
Eğer güneş kaybolsa, ay yeter.
Sizden biri yeterli değil mi?
ama bu yetmiyor Türklüğü de yok etmeye çalışıyor
Tecrübe ve öğrenme için sonsuzluk yeterli değildir.
Hayatını kurtarmak için en ufak vücut teması yeterli.
Birine bile takılsa... ...hamam böceğinin kaderi mühürlenir.
dünyanın ünlü bilişim eleştirmenlerini takip etmeniz yeterli
Onun güzelliğini takdir etmek için sadece ona bakmak zorundasın.
Sadece ona bakarak, onun seni sevdiğini söyleyebilirsin.
- Yeterli.
- Bu yeterli.
- Bu kadarı yeterli.
- Yeter.
Herkesin beni sevmesi gerekmiyor, doğru kişilerin sevmesi yeterli.
Bakın, sonra da yolu işaretlemek için bunu her yere sıçratabilirim.
Arif olana tek bir kelime yeter!
Anlayan arif gerek.
Bakın, şu çıkıntı yapan kayalığın altına sığınabiliriz. İhtiyacınız olan bu, sadece güneşten kaçıp gölgeye girmek.
Kalbi kırmaya tek bir söz yeter; ama kırılan kalbi tamir etmeye ne bir özür, ne de bir ömür yeter.
Mutlu olmak için çok şeye gerek yok. Gözün görsün, kalbin anlasın ve ruhun yaşasın.