Examples of using "Niezwykle" in a sentence and their turkish translations:
Biz ziyadesiyle mutluyuz.
Agresif ve çok hızlı olan
Büyük bir cesaretle davrandı.
Bu son derece önemli.
Bu son derece yararlı olacak.
Yakıcı bir acı hissetti, kıvrandıracak şiddetteydi.
Tom şimdi son derece meşgul.
Bazı yerlerde çok fazlalar, sayıları inanılmaz.
bu otçul, herhangi bir düşmanı boynuzlayarak ve çiğneyerek öldürebilen
Portre tam olarak gerçek şey gibi görünüyor.
O konuşmasında son derece kabadır.
Çocukların dikkat çekecek biçimde ahlaklı.
Vahşi doğmuş, acımasız hayvanlar fakat güzel ve müstesna yırtıcılar.
Görünüşü de hayat tarzı kadar gariptir.
Bir zamanlar İngiltere'de çok kötü bir kral yaşarmış.
Kendinize verdiğiniz değer, para miktarınızla belirlenmez.
bilim insanına ulaştığı kadar kolaylıkla ulaşabiliyordu. Büyük bir esnekliği vardı.
Ama bunun altında, buraya gelebilmek için
Tüm yumuşakçaları yakalaması çok kolay ama inanılmaz sert kabukları var.
O inanılmaz hızla İngilizce öğrendi.
1,5 metre uzunluğundaki, 100 kiloluk bu görkemli memeli, çok rahat bir şekilde ölümcül yaralar verebilir.