Examples of using "Dawna" in a sentence and their turkish translations:
Uzun zamandır burada yaşıyorum.
Uzun süredir Tom'u tanıyorum.
Ne kadar süredir İtalya'da yaşıyorsun?
Uzun zamandır onu tanıyor musun?
Uzun süredir onunla tanışmak istiyorum.
Çok uzun süredir hastayım.
Karakurum, Moğolistan'ın ilk başkentidir.
Ne kadar süredir Fransızca öğretiyorsun?
O, uzun süre onlara yazmadı.
Ne kadar süredir bunu biliyorsun?
Çok uzun süredir Fransızca çalışıyorum.
Ne kadar süredir Fransızca öğreniyorsun?
Biz birbirimizi uzun bir zamandır görmedik.
Ne kadar süredir Japonya'dasınız?
Ne zamandır Şangay'dasın?
Uzun zamandan beri Osaka'da mısınız?
Siz ikiniz ne kadar süredir birliktesiniz?
Tom uzun süredir evlenmedi.
Uzun zamandır çok çalışıyordum. Artık yıpranmıştım.
- Çin yemeği yediğimden beri uzun zaman oldu.
- Çin yemeği yediğimden bu yana uzun bir zaman geçti.
Ondan uzun zaman haber alamadılar.
Uzun süredir sana söylemek istediğim bir şey var.
çünkü kadın eskiden bu yana doğayla ilişkilendiriliyor.
Tom ve Mary ne kadar zamandır flört ediyorlar?
Ta ki yeni bir dalga gelip reform yapıncaya kadar. Svoboda'yı uzun zamandır biliyorum
Ne kadar süredir beni tanıyorsun, Tom?
Ne kadar süredir burada olduğunu biliyor musun?