Translation of "살아남는" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "살아남는" in a sentence and their turkish translations:

마술이 구글의 시대에서 살아남는 방법이죠.

Google çağında sihir yaşamaya böyle devam ediyor

야생에선 좋은 피난처만이 악천후에서 살아남는 길입니다

Vahşi hayatta iyi bir sığınak hayatta kalmanın tek yoludur.

이제 임무는 낮과 밤 동안 살아남는 겁니다

Şu anki görev, helikopter beni kurtarmaya gelmeden önce

그리고 그때까지 무자비한 지형과 모진 추위에서 살아남는 겁니다

ve o zamana kadar bu acımasız ortama ve soğuğa dayanabilmek.

‎최대 50만 마리의 새끼 중에 ‎살아남는 건 극소수입니다

Yarım milyon kadar yavru yapıyorlar. Çok azı hayatta kalıyor.

‎도시가 표범의 숲속 보금자리를 ‎에워싸고 뻗어 나가면서 ‎표범은 거리에서 살아남는 법을 ‎배워가고 있습니다

Şehir, ormandaki evlerinin etrafını sardıkça... ...sokaklarda hayatta kalmanın yollarını öğreniyorlar.