Examples of using "살아남는" in a sentence and their turkish translations:
Google çağında sihir yaşamaya böyle devam ediyor
Vahşi hayatta iyi bir sığınak hayatta kalmanın tek yoludur.
Şu anki görev, helikopter beni kurtarmaya gelmeden önce
ve o zamana kadar bu acımasız ortama ve soğuğa dayanabilmek.
Yarım milyon kadar yavru yapıyorlar. Çok azı hayatta kalıyor.
Şehir, ormandaki evlerinin etrafını sardıkça... ...sokaklarda hayatta kalmanın yollarını öğreniyorlar.