Examples of using "기다리는" in a sentence and their turkish translations:
ve güneşin batmasını bekleyebiliriz.
Gelgitin yön değiştirmesini beklerlerken...
Fakat Birleşik Krallık, çalışanların kovulmasını beklemek yerine, farklı bir şey yapıyor.
3000 saat gözleyicisi arasındaki fark paha biçilemez.