Translation of "‎대부분의" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "‎대부분의" in a sentence and their turkish translations:

"대부분의 시간,

''Çoğu zaman

대부분의 포유류들은 발정합니다.

Memelilerin çoğu östrus dönem geçirir.

대부분의 걱정은 단순합니다.

Çoğu kaygımız genel şeylerle ilgili;

대부분의 학자와 전문가들은

Akademisyen ve bilirkişilerin çoğu

대부분의 사용자는 그렇지 않죠.

Üstelik birçoğu kullanmıyor.

미국 전역의 대부분의 경찰은

Birleşik Devletler'deki polis merkezlerinin büyük çoğunluğu

‎대부분의 반딧불이가 빛을 냅니다

Çoğu ateş böceği ışığını açıp kapatır.

대부분의 자금이 EU에서 나왔죠.

çoğunluğu Avrupa Birliği tarafından finanse edildi.

대부분의 사람들은 뇌를 블랙박스처럼 생각합니다.

Şu an pek çok insan beyni bir kara kutu gibi düşünüyor,

선진국들에 사는 거의 대부분의 환자들은

Gelişmiş dünyanın kalanının çoğunda,

그날 요세미티에서 대부분의 사람들 처럼

Parkta yürüyüş yapar gibi rahat ve doğal bir histi,

대부분의 물리학자들은 암흑물질이 입자라고 생각합니다.

Çoğu fizikçi karanlık maddenin atom altı parçacıklara çok benzeyen

대부분의 사람들은 아이디어를 보고 판단합니다.

Çoğu insan ortaya çıkan yeni fikirlere bakar ve onları yargılar.

학교에는 책상도 없었고, 대부분의 학생들은

Okulların sıraları yoktu ve çocukların çoğu besinini

그러나 대부분의 경우, 당신은 혼자였습니다.

Fakat çoğunlukla yalnız başınaydınız.

우리는 대부분의 공룡에서 이런 것들을 발견합니다.

Bunlardan dinozorların büyük bir çoğunluğunda bulunuyor.

대부분의 고객들이 이 부분을 건너띄기를 원하고

çünkü tüm müşterilerimin her zaman atlamak istediği kısım bu

대부분의 환자들은 진원지 근처에 살고 있었습니다.

Vakaların neredeyse tümünde hastalar depremin merkezinde yaşıyordu.

대부분의 사람들에게 제일 적합한 수면의 온도입니다.

Pek çok insanın uykusu için bu optimal olacaktır.

전 세계 대부분의 우리 민족주의자들은 세계주의자이고,

Biz ulusalcıların çoğu aslında küreselci;

전 세계 대부분의 우리 세계주의자들은 민족주의자입니다.

biz küreselcilerin çoğu ise ulusalcıyız.

대부분의 바다는 이렇게 생기지 않았다는 것이죠.

okyanusun büyük bölümü buna hiç benzemiyor.

저희는 깨어있는 대부분의 시간 동안 일을 합니다.

Uyanık olduğumuz saatlerin çoğunu işte geçiririz.

대부분의 사람들은 제가 원하는대로 카드를 선택 합니다.

çoğu insan genellikle benim istediğim kartı seçiyor

아마 대부분의 사람들은 연속된 짝수들이라고 생각할 겁니다.

Çoğu insan ardışık çift sayılar olduğunu düşünür?

대부분의 사람들이 비슷한 답을 할 거라 생각해요.

Korkarım bu pek çoğumuzun vereceği türden bir cevap.

대부분의 게임 서버는, 비디오 게임을 할 때처럼

Birçok sunucuda, oyunlarda,

사실상 대부분의 양이 남미에서 생산될 것이라는 점입니다.

bu büyümenin çoğunun Güney Amerika'dan gelecek olduğu.

대부분의 사람들은 새뮤얼 피어폰트 랭글리를 잘 모릅니다.

Çoğu insan Samuel Pierpont Langley hakkında bir şey bilmiyor.

저는 대부분의 사람들이 두려워하는 일을 아무렇지 않게 합니다.

çoğu insanın ödünü koparan şeyleri yaparken sakinim.

대부분의 경우 형성된 파편 원반은 지구 물질과 달랐습니다.

Çoğu zaman disk, gezegenden farklıdır

하지만 대부분의 사람들은 4, 12, 26 테스트를 두려워합니다.

Ama çoğu insan 4, 12, 26'yı test etmeye korkar

대부분의 미국 역사에서는 당신이 해고된다면, 많은 선택지가 없었습니다.

Amerikan tarihinin çoğunda, eğer işten çıkarıldıysanız, çok fazla seçeneğiniz yoktu.

미국과 마찬가지로 대부분의 영국은 경제적, 생활적 제재 상태입니다.

Tıpkı ABD gibi, Birleşik Krallık’ta da sokağa çıkma kısıtlamaları var.

대부분의 건조기에는 보풀 거름망이 있지만 일반적으로 세탁기에는 필터가 없습니다

Çoğu kurutucuda tiftiği tutmak için bir mekanizma bulunuyor, ancak çamaşır makinelerinde tipik olarak bir filtre yok.

왜냐하면 바다에 있는 대부분의 플라스틱 조각은 이렇게 생기지 않았기 때문입니다

Çünkü okyanuslardaki plastik parçaların çoğu böyle görünmüyor.

하지만 이 기술은 충분히 발달되지 않았었고 스크린의 가격도 대부분의 고급 시장에서도

Ama bu teknoloji yeterince gelişmiş değildi ve ekranlar çok pahalıydı, lüks

대부분의 베네수엘라 국민들이 찬성표를 던졌고 그들은 새로운 국가 구성 회의를 선출했습니다

Venezüellalıların çoğu evet oyu verince yeni bir Ulusal Kurucu Meclis seçimi yapıldı

대부분의 플라스틱은 이처럼 작은 입자입니다 그리고 이것들이 왜 생기는지 알면 다들 놀라실 겁니다

Onlar, böyle görünen küçük parçacıklar ve nereden geldikleri sizi şaşırtabilir.