Examples of using "Soli" in a sentence and their turkish translations:
Evrende yalnız mıyız?
Evrende yalnızız.
Yalnız değiliz.
Hepiniz yalnız mısınız?
Yalnızlar.
Kendi başımızayız.
Tom ve Mary şimdi yalnızlar.
Kendi başlarının çaresine bakacaklar.
Yalnız mıyız?
Lütfen onları yalnız bırak.
Bir an için bizi yalnız bırak.
Onları yalnız bırakmayın.
Bizi yalnız bırak.
Onun hepsi sadece üç gün içinde oldu.
Tom ve Mary yalnız değiller.
Tom ve Mary yalnız olmak istedi.
Tom ve ben yalnız değildik.
Tek başınalıktan bahsetmiyorum.
Hayır, tek başınalık güzeldir.
Bence yalnızız.
Biz bunu kendimiz yapmalıyız.
Burada yalnızız.
Yalnızız.
Hepimiz yalnızdık.
Çok yalnızız.
- Tom ve Mary bunu kendi başlarına yaptılar.
- Tom ve Mary bunu kendi başlarına yaptı.
Tom ve Mary yalnız bırakıldılar.
Tom sadece üç oyla seçimi kazandı.
Tom ve Mary artık yalnız değildiler.
başta yalnız oldukları için yakalanırlar.
çünkü bunu tek başımıza yapamayız.
Bir odada yalnızsınız,
Tom ve Mary yalnızlar.
Biz yalnızdık.
Bunu kendileri yapsınlar.
Oraya kendimiz gitmemeliydik.
Yalnız çalışmak hiç eğlenceli değil.
Tom ve Mary tamamen yalnızdı.
Şimdi yalnızız.
Bunu kendi başlarına anlamışlardı.
Gece yalnız yürümek güvenli değildir.
Onlar şimdi yalnız.
Tom ve Mary sadece yalnız bırakılmak istiyor.
Sorunlar genelde kendi kendine yok olmazlar.
Tom ve Mary kendi başlarına evlerine gitti.
Yalnız olmaktan bahsediyorum.
öyküsüne tanıklık ettim.
yalnızca 146 milyon dolar.
Tom ve Mary en sonunda yalnız kalmışlardı.
Tom ve Mary asansörde yalnızdılar.
Tom ve Mary yalnız değildi.
Onlar yalnız değiller.
Burada hepimiz yalnızız.
Onları yalnız bırakmalıyız.
Yalnız olduklarını söylediler.
Onları yalnız bırak lütfen.
Biri en ödevini kendi başına yapmalı.
Tom ve Mary evde yalnızdı.
Tom ve Mary parkta yalnızdı.
Yalnız konuşabilir miyiz?
Onlara orada yalnızlar.
Tom ve Mary odada yalnızdı.
Burada yalnızız.
Tom ve Mary yalnız bırakılmak istedi.
Tom ve Mary mağarada yalnızdı.
Tom sadece üç dakika gecikti.
Ben onları yalnız bırakacağım.
Cennette bile yalnız olmak iyi değildir
- Tom ve Mary onu kendi başlarına yapıyorlar.
- Tom ve Mary bunu tek başlarına yapıyor.
Tatoeba kullanıcıları kendilerini yalnız ve çaresiz hissetmemeliler.
Bu, soyutlanma ya da yalnız kalma zamanı değil.
Özgür olmayı çok ister, her şeyi kişiselleştirmeyi severler.
bu sadece ortaya çıkan değerlerle yaklaşma yaklaşımı çok mu fazla olur?
Okul sadece beş dakikalık yürüme mesafesindedir.
Bu sorunu kendi başımıza çözebileceğimizi sanmıyorum.
Sanırım gece yalnız yürümek tehlikelidir.
Sonunda yalnız olabileceğimiz bir yer buldum.
Biz onları yalnız bırakamayız.
Kütüphanede yalnızdılar.
Bizi yalnız bırakmalıydın.
Onları yalnız bırakmalıydın.
- Neden onları rahat bırakmıyorsun?
- Neden onları yalnız bırakmıyorsun?
Neden onları yalnız bıraktın?
Onları yalnız bıraksan iyi olur.
ve her geçen gün daha çok insan yalnızlaşıyor.
son 30 yılda yalnızca ABD'de
İnsanlar sadece elbise giyen hayvanlardır.
Çocukların gece tek başına dışarı çıkmaları tehlikelidir.
Tom ve Mary tek başlarına bütün pastayı yediler.
Bence bazen herkes biraz yalnızlaşıyor.
Madem yalnızız, hadi eğlenelim.
Bu gece kaçınız yalnızsınız?
Onların onu yalnız yapmasını istiyorum.
Sadece yalnız bırakılmak istediler.
Onları bir dakika yalnız bırak.
Filozoflar çoğu zaman en iyi düşüncelerini tek başına düşünür.
ve yalnız olup olmadığımızı öğrenmenin tek yolu var.
Sadece üç ay içerisinde... ...kendileri de çocuk yapacak hâle gelecek.
Okul sadece beş dakika yürüme uzaklığında.