Examples of using "Scena" in a sentence and their turkish translations:
- O korkunç bir sahneydi.
- Korkunç bir manzaraydı.
- O, suç mahallindeydi.
- O suç mahallindeydi.
O, suç mahallindeydi.
Sahne oldukça dokunaklıydı.
Suç mahalline gittim.
O, olayı ayrıntılı olarak anlattı.
- Sahne daima aynıdır.
- Manzara hep aynıdır.
O, suç mahallindeydi.
Bu sahne için hazır değildim.
Dördüncü sahneyi prova yapalım.
Onlar sahneyi ağır çekimle gösterdiler.
İşte, bir sürpriz:
Dedektif suç mahalline geldi.
Sahneyi ağır çekimde görmek istiyorum.
İlk sahne birçok aksiyon içeriyor.
Cinayet mahallini açıklamak çok korkunçtu.
Böyle güzel bir sahne hiç görmedim.
Polis kaza mahalline ulaştı.
Tom suç mahallinde değildi.
Pilot manzarayı detaylı olarak açıkladı.
Polisler cinayeti araştırdı.
bu gibi sahneler insanlara hatırlatılabilir.
Olay yeri harap olmuş bir moteldeydi.
(Sahne) Scott Jones: Teşekkürler Marissa Roberto, minnettarım.
Realistik bir sahne göstermek istemiyorum.
Ay'ın en karanlık evresine denk gelir.
Tom kaza yerine gelen ilk kişiydi.
Bu bir köpek ve midilli gösterisi.
Deniz bazen çok özel bir gösteri sahneye koyar. Işıltılı gelgitler.
Tom'un duvarında asılı av sahnesini tasvir eden bir resmi var.