Examples of using "Sai" in a sentence and their turkish translations:
- Onu biliyor musun?
- Bunu biliyor musun?
Patenle kayabilir misin?
Bir araba sürebilir misin?
- Nasıl araba süreceğini biliyor musun?
- Araba sürebilir misin?
- Bir araba sürebilir misin?
- Araba kullanabilir misin?
Onun nereye gittiğini biliyor musun?
Nedenini biliyor musun?
Bilirsiniz,
Neden biliyor musunuz?
Her şeyi biliyorsun.
Tom hakkında ne biliyorsun?
Bunun hakkında ne düşündüğümü biliyorsun.
Güzelsin, biliyor musun?
Tabii heceleyebilirseniz.
- Kim olduğumu biliyor musun?
- Sen benim kim olduğumu biliyor musun?
Sen yüzmeyi bilmiyorsun.
Kimi kastettiğimi biliyorsun.
Onun nerede doğduğunu biliyor musun?
Onun kim olduğunu biliyor musunuz?
- Onu nasıl biliyorsun?
- Onu nereden biliyorsun?
Kim olduğumuzu biliyor musun?
Avustralya hakkında ne biliyorsun?
Onun nerede yaşadığını biliyor musun?
Ne biliyorsun?
Nasıl olduğunu bilmiyor musun?
- Mahjong oynamayı biliyor musun?
- Mahjong nasıl oynanır biliyor musun?
Terk etme nedenimi biliyorsun.
Hakkımda hiçbir şey bilmiyorsun.
Piyano çalmada iyi misin?
Kendime diyordum ki
Yüzebilirsin, değil mi?
Onu bilmek istediğimi biliyorsun.
Onun doğru olduğunu biliyorsun.
Okuma yazma biliyor musun?
Sızıntının nerede olduğunu biliyor musun?
Ne yaptığımı biliyor musun?
Aşk hakkında ne biliyorsun?
Bunu biliyorsun, değil mi?
Tom'un kim olduğunu biliyor musun?
Ne sevdiğimi biliyor musun?
Başka neyin yanlış olduğunu biliyor musun?
Bunu kimin yaptığını biliyor musun?
Nasıl piyano çalacağınızı biliyor musunuz?
Benim hakkımda ne biliyorsun?
Bir şeyden anladığın yok.
Başka ne biliyorsun Tom?
- Ne yaptığını biliyor musun?
- Yaptığın şeyi biliyor musun?
Onların ne zaman varacağını biliyor musunuz?
Yaptığım her şeyi biliyorsun, Tom.
Onu yapamayacağımı biliyorsun.
Sen onun kim olduğunu biliyorsun.
- Nasıl dans edileceğini biliyor musun?
- Dans etmeyi biliyor musunuz?
Bunu biliyorsun.
RH: Sanırım öğrenebiliriz.
O, hayvanları seviyor, biliyor musun?
Andy'yi arıyorum. Nerede olduğunu biliyor musun?
- Bunun ne anlama geldiğini biliyor musun?
- Bunun ne anlama geldiğini biliyor musunuz?
Bunu benim bildiğim kadar iyi biliyorsun.
Mandarin konuşabilir misin?
Bunu bildiğini biliyorum.
Benim hakkımda hiçbir şey bilmezsin.
Onun hangi renkten hoşlandığını biliyor musun?
Tom bildiğini biliyor mu?
İlk yardım hakkında ne bilirsin?
Seni sevdiğimi biliyorsun.
Ne olacağını asla bilemezsin.
Ailen hakkında birkaç şey biliyor musun?
Tom hakkında ne diyorlar, biliyorsun.
Onu kimin yaptığını gerçekten biliyor musun?
Tom Mary'yi seviyordu, biliyorsun.
- Tom'un ne dediğini biliyor musun?
- Tom'un ne dediğini biliyor musunuz?
Tom'un nerede olduğunu biliyorsan, bana söyle.
Bak ne diyeceğim? S*ktir et.
Aileniz hakkında bir şey biliyor musunuz?
Bildiğin her şeyi bana söyle.
Sen yüzemiyorsun.
Yemek tarifi kitabımın nerede olduğunu biliyor musun?
- Nasıl araba süreceğini biliyor musun?
- Araba sürebilir misin?
Onun ne olduğunu biliyor musunuz?
Bir şey biliyor musun?
Bir şey biliyorsun.
Programlama yapmayı biliyor musun?
Onun nasıl olduğunu biliyorsun.
Ne biliyorsun?
Islık çalmayı biliyor musun?
Biliyor musun?
Onu bilirsin.
Nasıl olduğunu biliyor musun?
- Sen yüzebiliyor musun?
- Yüzebilir misin?
- Yüzme biliyor musun?
- Yüzme biliyor musunuz?
- Kayak yapabilir misin?
- Kayabilir misin?
Nasıl konuşacağını biliyor musun?
Sıçanlardan nefret ettiğimi söylemek istiyorum.
Ne çıkacağı hiç belli olmaz.
Ama sonuç olarak tekrar yapmadık.
Zaten bildiğiniz gibi.
Nerede metroya binmen gerektiğini biliyor musun?