Examples of using "Rispetto" in a sentence and their turkish translations:
Sana saygı duyuyorum.
Onlara saygı duyuyorum.
Sana hâlâ saygı duyuyorum.
Saygı göstermen gerek.
Tom'a saygı duyarım.
Onlar saygıya layıklar.
Ona saygı duyuyorum.
Ona saygı duyuyorum.
Gerçekten Tom'a saygı duyuyorum.
Onlara saygı göstermiyorum.
Onlara hâlâ saygı duyuyorum.
Kendime saygı duyuyorum.
Saygı.
Saygı!
Ben saygını istiyorum.
- Düşüncene saygı duyuyorum.
- Görüşüne saygı duyuyorum.
Sana saygım var.
Siz saygı duyuyoruz.
Tom'a çok saygı gösteriyorum.
Ona hâlâ saygı duyuyorum.
Ona hâlâ saygı duyuyorum.
Yaşlılara saygı duyarım.
Hepimiz saygıyı hak ediyoruz.
Öğretmenime çok fazla saygı duyarım.
- Unutma, saygı her şeydir.
- Unutmayın, saygı her şeydir.
Tom sana saygılı davranır.
Kendisini düşünmemesine saygı duyuyorum.
Bay Brown'a saygı duyuyorum.
Herkesin görüşüne saygı duyarım.
Öyle insanlara saygı gösteririm.
Sana saygı duyuyorum, Tom.
Hâlâ Tom'a saygı gösteririm.
Tom saygı istiyor.
Bir devlet adamı saygıya değer olmalıdır.
Öğretmenimize saygımız var.
Sana herhangi birinden daha çok saygı duyuyorum.
Tom'un senin için çok saygısı var.
Düşüncene saygı duyuyorum, Tom.
Tom'a hiç saygım yok.
Yaşlı insanlar saygıyı hak ediyor.
Saygıyla muamele görmeyi hak ediyorum.
İnsanlar bana saygı ile davranır.
Yaptığın için sana saygı duyuyorum.
Amacım saygısızlık etmek değil.
Caddenin karşı tarafında karşımızda yaşar.
Saygı satın alınamaz.
Bu saygısızlık.
Sana saygı duyuyorum, Tom.
Bu saygısızlık değil.
Tom benim saygıma sahip.
O, öğretmenine büyük bir saygısı duyuyor.
Sence Tom'un saygısını hak ediyor muyuz?
Bugün dünden çok daha iyi.
İngilizce öğretmenim Bay Taniguchi'ye saygı duyuyorum.
kendi şirketlerini yöneten girişimciler.
hissettiğim ile kendim için para istemekle hissettiğim aynı değil.
Tom Mary'ye çok saygı duyuyordu.
Tom kesinlikle saygımızı hak ediyor.
Tom için çok saygım var.
Tom için büyük saygım var.
kıyaslanan benzer dönem sadece bir yıl öncesiydi.
büyük araçları ve küçük hükümetleri tercih ederim.
Tartışma karşılıklı saygıya dayalıdır.
Saygı, yaşamın temelidir.
Ben her zaman babama saygı gösterdim.
kendini bu konuda çok iyi hissedeceksin
doğuştan daha üstün olduğuna dair görüşler
Tom bugün dünkünden çok daha iyi.
Ben her zaman elinden geleni yapanlara saygı duyarım.
Merkatör'den çok daha iyi.
Tom Mary'den daha iyi Fransızca konuşur.
Ondan daha uzun bacaklarım var.
Ondan daha uzun bacaklarım var.
Genellikle, Avrupalılar Amerikalılardan daha fazla yabancı dil biliyor.
Özellikle de patentlerine karşı büyük bir saygımız var.
Stavanger'dekinin beş katı olduğunu görüyoruz.
Bizim evle karşılaştırıldığında, sizinki bir konak.
Buradaki iklim Moskova'dakinden daha ılımandır.
Parayı kabul ederek, insanların saygısını kaybetti.
okulda yabancı dil görmek zaman kaybı.''
Ama orası mağaranın içine göre en azından 20 derece daha sıcaktır.
Burası kanyonun üst kısmından çok daha yeşil.
iğne ve minik tüylerle kaplı, yaşlı bir altınfıçı kaktüsüne göre çok daha kolay olacaktır.
Süt sudan daha yüksek bir ısıda kaynar.
Programın 30 dakika gerisindeler.
Tom Mary'nin karşısındaki masaya oturmuş.
Erkek kardeşim benim sahip olduğumdan çok daha fazla iyi kitaba sahip.
Ben şimdi hayata eskisinden daha farklı bakıyorum.
Bu kutu diğerinden farklı bir renktedir.
Tom bugün dünden daha iyi hissettiğini söylüyor.
O hepimizin saygı duyduğu adamdır.
Bu sene sınıfımda geçen senekine göre daha az öğrenci var.
SARS'ta olandan çok daha fazla enfekte olmuş insan var.