Examples of using "Natura" in a sentence and their turkish translations:
Doğayı seviyor musun?
Doğayı severim.
Tom'un bağışlayıcı bir doğası var.
Doğayı korumalıyız.
Onun arkadaş canlısı bir doğası var.
O, doğası gereği tembel.
- Ben doğuştan iyimserim.
- İyimser bir doğam var.
İnsan doğası nedir?
Sanat ve doğa için.
Yetişme şekli midir, fıtrat mı?
Doğayla, doğanın değişimiyle, iklim değişikliğiyle
Biz doğanın kanunlarına tabiyiz.
Vahşi doğada gireceğiniz mücadeleleri dikkatli seçin.
O yaratılıştan zayıftır.
Doğa harikadır.
Doğa korkutucu.
İnsanın doğasında var.
Tabiat ana cömerttir.
Tom doğayı sever.
Tanrı veya doğa.
Doğa değişiyor.
Doğa güzeldir.
Doğa acımasızdır.
Senin sorununun doğası ne?
O doğuştan iyi bir hafızasıya sahip.
Birincisi, teknolojinin kendi doğası.
Tamam, bırakalım da doğa işini yapsın.
Tıpkı mahvolmuş yeryüzünü dönüştürüp
Doğaya saygısızlık.
Doğaya boyun eğdiremeyiz.
Doğa hiçbir sınır tanımaz.
Genetik mühendisliği doğayı geliştirir mi?
Doğa kendi kanunlarını asla çiğnemez.
ki bu iç huzurunuzun doğasında vardır.
Vahşi hayatta kaynaklar bulmalı ve değerlendirmelisiniz.
Vahşi hayatta kaynaklar bulmalı ve değerlendirmelisiniz.
Yaşamın doğası döngüseldir.
Özür dilerim. Aynı şekilde sana geri ödeyeceğim.
Doğa gizemle doludur.
Doğa gizemlerle doludur.
Doğanın güzelliği değerlidir.
Tom bir hilkat garibesi.
Vahşi doğada sadece 14.000 pars kaldı.
ve katil doğmadıklarını biliyor.
Son olarak, Aydınlanma insan doğasına aykırı mı?
Doğada, bu genellikle kötü bir işarettir.
Doğa sürücüsüz bir araba gibi.
İnsan doğası gereği sosyal bir hayvandır.
Kediler doğuştan avcılardır.
Arnavutluk'ta doğa çok zengindir.
İnsanlar doğal olarak tembeldirler.
- Her şey doğanın kurallarına tabidir.
- Her şey tabiat kanunlarına tabidir.
Sanırım doğayı korumak için herkes çaba göstermek zorunda.
doğanın ustalıkla yaptığı bu şekiller
ve meydan okuyan koruyucu bir türün
Ağaca mı tırmanayım, çevrede ipucu mu arayayım?
Bu kötü bir karardı. Doğayla savaşmaya çalışmayın!
Vahşi doğada ağaç kovuklarına tünerler.
Vahşi doğadayken unutmamanız gereken iki şey vardır.
bu da doğa karşıtı demek
Japonlar doğayla uyum içinde yaşarlar.
Hukuk, insan doğasının çaresizliğinden doğar.
Doğanın yasalarına karşı gelemezsiniz.
Türkü doğa seslerinden doğar.
Çocuklar doğayı tahrip eden insanlardan hoşlanmazlar.
Bugünlerde doğanın faydalarını unutmaya meyilliyiz.
dağ başında sekiz günlük doğa yürüyüşü ve kanodan sonra
fakat doğadaki her şey gibi bir yere sahiptir.
Zaman penceresinden dünyaya baktığımızda
Bazen vahşi doğada işler beklenmedik şekilde sonuçlanabilir.
Vahşi doğada, her zaman teknolojiye güvenemezsiniz.
Cevabın diğer bir kısmı da gazeteciliğin doğasından geliyor,
Ancak uzmanlar, gergedanların doğuştan katil olmadığını savunur.
...merkezlerine doğayı yerleştirme gücüne sahibiz.
İnsanlardan sadece işe gelip çalışmalarını istemek
Bu güzel bahçe doğadan çok sanata borçludur.
Doğayla uyum içinde yaşamayı öğrenmeliyiz.
Cinlerin doğayla güçlü bir bağlantısı vardır.
Bu köyün insanları doğayla uyum içinde yaşarlar.
Bence son 30 yılda ilişkilerin doğası
Vahşi yaşam size bir besin fırsatı sunarsa onu değerlendirirsiniz!
İyi huylu doğamız bazı güçler tarafından engellendi
Ve bu sadece sanat ve doğayla kısıtlı kalmaz.
Kış yaklaştıkça vahşi doğada yiyecek iyice azalıyor.
hayvanların vahşi yaşamlarına dönmeleri için mükemmel bir ortam sağlıyor.
doğanın zekâmız karşısında çok zayıf olduğu anlayışı...
Doğadan o kadar çok şey almıştım ki artık geri verebiliyordum.
Doğa bir banka olsaydı onu zaten kurtarırlardı.
Cézanne doğanın yeni bir biçimde nasıl resmedileceğini biliyordu.
Vahşi doğada bir şey yemek her zaman risklidir ve şimdi başımız belada.
Yoksa bu ağacın arka tarafına girip doğanın bana verdiğini mi kullanacağız?
yoksa bu ağacın arka tarafına gidip doğanın bana verdiğini mi kullanacağız?
Vahşi doğada yiyecek ararken seçiçi olamazsınız!