Examples of using "Inquietante" in a sentence and their turkish translations:
Bu rahatsız edici bir düşünce.
Az önce rahatsız edici bir söylenti duydum.
Bunun çok rahatsız edici olduğundan eminim.
Gizemli, korkulası bir yerdir.
Ürkütücü bir sessizlik vardı.
Bu ürkütücü bir melodi.
Bu şeyler biraz ürkütücü olabilir ve kesinlikle tehlikeli
Burası oldukça ürkütücü ve burada olmamız gerektiğinden daha fazla kalmamalıyız.
Tom ürpertici, değil mi?