Examples of using "Forti" in a sentence and their turkish translations:
Onlar güçlü.
Biz güçlüyüz.
Onların hepsi güçlü.
Onların hepsi güçlü mü?
O, kırk sekiz kale yaptı.
Güçlü olmak istiyoruz.
Bu kadınlar güçlü.
Onları daha güçlü yapar.
Onlar bizim kadar güçlüler.
Onun çok güçlü kolları var.
İkimiz de hâlen güçlüyüz.
birçok kadının gücünü ve eylemini kaydeder.
Güçlü rüzgarlar esiyordu.
Süt bizi güçlendirir.
Güçlü rüzgarlar yağmura eşlik etti.
Tom'un güçlü elleri var.
O zaman genç ve kuvvetliydik.
Güçlü görünüyorsun.
Sen güçlüsün.
çözmek zorundayız.
Güçlü gövde, güçlü bacaklar. Tamam, hadi bakalım.
...yüzeydeki güçlü akıntılar tarafından dağıtılsınlar.
Çok daha güçlü önlemler alınacaktır.
Güçlü kal.
Genelde erkekler kadınlardan daha güçlüdür.
birlikte hareket ettiğimizden emin olabiliriz;
Güçlü hayatta kalacak ve zayıf ölecek.
Siz benim iki katım kadar güçlüsünüz.
Büyük insanlar her zaman güçlü değildir.
Zayıflar güçlüler için yiyeceklerdir.
Sakinlik, güçlünün bir erdemidir.
Her insanın kendi güçlü noktaları vardır.
Bizi öldürmeyen şey bizi daha güçlü yapar.
Bu iki kanat güç konusunda eşit olmadığı sürece,
İki ulusun güçlü ticaret bağlantısı var.
O takımın güçlü oyunculardan başka bir şeyi yok.
Eğer bizi dinlemezseniz zor kullanmamız gerekecek.
Bir haftadan daha fazla bir süredir şiddetli yağışlar vardı.
Çok güçlüsün.
ekonomik politikalar izleyebiliriz.
siyahilerin sesi neredeyse en yüksek çıkar
Bu bölgedeki yıllık yağışlar her şeyi ıslatıyor.
Fakat yüksek sesler ve parlak ışıklar kafa karıştırıcı.
Kalelerin askeri rolleri topçu hisarları tarafından alındı.
Genel olarak, erkekler fiziksel olarak kadınlardan daha güçlüdür.
Çenesi o kadar kuvvetlidir ki kemiği ezip geçebilir.
Oğlum kadınların erkeklerden daha güçlü olduklarını düşünüyor.
Bugün daha güçlüsün.
Sen ondan daha güçlüsün.
Çok güçlü görünmüyorsun.
Bu sebeple kapı savunmasının - 'gatehouse' olarak da bilinir. - özellikle güçlü olması gerekir.
Sen benden daha güçlüsün.
Sen onlardan daha güçlüsün.
Sen ondan daha güçlüsün.
Hâlâ gençsin ve güçlüsün.
Bazı lokal şiddetli yağmur sağanaklarından dolayı oraya gitmediğimize sevindim.
Gelgitler güçlenmeye başlamış. Tümsek başlı papağan balığının üremesi için mükemmel şartlar oluşmuş.
Güneşin güçlenmesiyle... ...yeni yaşamlar başlar ve zorluklar yavaş yavaş unutulur.
Aşk güçlüdür, fakat para daha güçlüdür.
İhracaatlar güçlüyken, ithalatlar istikrarlı kalırken ülkenin ticaret dengesi geçen yıl gelişti.