Translation of "Estreme" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Estreme" in a sentence and their turkish translations:

Ci saranno più situazioni estreme:

Daha uç olaylar yaşayacağız;

Quelle posizioni estreme non sono compatibili.

O aşırı pozisyonları uyumlu değildir.

Le idee di Hamilton erano estreme.

Hamilton'un fikirleri aşırıydı.

Le sue idee sono troppo estreme per me.

Onun fikirleri benim için çok aşırı.

Al tempo, le mie opinioni religiose erano molto estreme.

O zamanlar dini görüşlerim çok uç noktadaydı.

Anche a latitudini estreme, l'inverno non dura in eterno.

En uç enlemlerde bile... ...kış sonsuza dek sürmez.

Non voglio rinunciare alle mie idee, anche se alcune di queste sono un poco estreme.

Onlardan bazıları biraz aşırı olmasına rağmen fikirlerimi kaybetmek istemiyorum.

Ma in aree desertiche estreme come questa, è difficile da trovare. È ancora un po' lenta,

Ama burası gibi aşırı çöl arazilerinde bunu bulmak zor olabilir. Hâlâ biraz gevşek