Translation of "Esperienze" in Turkish

Possono rendere proprie queste esperienze,

Yani içme deneyimlerini kişiselleştirebilirler

E mescolano le loro esperienze.

Orada tecrübelerini paylaşırlar.

- Ha parlato a lungo delle sue esperienze all'estero.
- Lei ha parlato a lungo delle sue esperienze all'estero.
- Parlò a lungo delle sue esperienze all'estero.
- Lei parlò a lungo delle sue esperienze all'estero.

Onun yurtdışında yaşadıkları hakkında uzun zaman konuştuk.

= creazione delle esperienze delle vostre vite".

=hayatının biçimlenmesi" dir.

E tutte le esperienze che portano.

ve getirdikleri tüm tecrübeleri kutlamak istiyoruz.

"Le nostre esperienze non sono convenzionali",

bizim deneyimlerimiz kitlelerinki ile örtüşmüyor,

E riprendeva le esperienze dell'ammiraglio Stockdale,

Vietnam Savaşı sırasında savaş esiri olmuş

Esperienze diverse portano a scelte diverse.

Farklı deneyimler farklı seçeneklere öncülük eder.

In modo complementare con le nostre esperienze.

geliştirmeye başlamak için harika bir yerdeyiz demektir.

- Mio padre mi ha raccontato le sue esperienze durante la guerra.
- Mio padre mi raccontò le sue esperienze durante la guerra.

Babam bana savaş sırasında yaşadıklarını anlattı.

Il nostro è un insieme di pareri ed esperienze,

Bu bir yargı ve önemsediğimiz şeylerin karışımı

è creare esperienze che mi obblighino ad essere vulnerabile.

gelmeye zorlayacak tecrübeler yaratmaktı.

Avete avuto molte esperienze felici durante la vostra infanzia?

- Çocukluğunda bolca mutlu anın oldu mu?
- Çocukluğunuzda bolca mutlu anınız oldu mu?

È stata una delle esperienze migliori della mia vita.

Hayatımın en iyi tecrübelerinden biriydi.

È stata una delle esperienze peggiori della mia vita.

Bu, hayatımın en kötü deneyimlerinden biriydi.

Quando hai un legame simile con un animale e hai esperienze simili, è assolutamente stupefacente.

Bir hayvanla bu şekilde bir bağ kurup böyle deneyimler yaşamak, tam anlamıyla insanın aklını başından alıyor.