Examples of using "Cresciuta" in a sentence and their turkish translations:
Büyükannesi tarafından büyütüldü.
Mumbai'de doğdum ve büyüdüm.
içinde büyüdüğüm ev,
Bugün takımımız büyüdü
O, büyükannesi tarafından büyütüldü.
O, Avustralya'da büyüdü.
Nerede yetiştin?
Nasılda büyüdün!
Japon ekonomisi geçen yıl %4 büyüdü.
İşçi sınıfı bir aile içinde büyüdüm
Bitki azar azar büyüdü.
Onu dedesi büyüttü.
Yokohoma'da yetiştirildim.
Ben öyle yetiştirilmedim.
Onlarla birlikte büyüdüm.
Onunla birlikte büyüdüm.
Onunla birlikte büyüdüm.
O beni yetiştirdi.
O beni yetiştirdi.
Idaho'daki Kootenai County'de büyüdüm
Boston son on yılda hızlı büyüdü.
Bu benim büyüdüğüm yer.
Japonya'da ve Çin'de büyüdü.
Japon ekonomisi geçen yıl %4 büyüdü.
Pokémon izleyerek büyüdüm.
Ben buralarda büyüdüm.
Burada Boston'da büyüdüm.
Bu evde büyüdüm.
Boston yakınlarında büyüdüm.
Ayrımcı Güney Afrika'nın beyaz banliyölerinde büyüdüm,
Bu çocuk normal bir biçimde büyüdü.
Dağlarda büyüdüm.
Tokyo'da büyüdüm.
Ben Avustralya'da büyüdüm.
Kırsalda büyüdüm.
Tom'la birlikte büyüdüm.
Matsuyama'da doğdum ve büyüdüm.
Ben bu küçük kasabada büyüdüm.
Ben ufak bir kasabada büyüdüm.
Fakir bir ailede büyüdüm.
Yani... bu modelle, İtalyan çok yüksek büyüdü.
Tokyo'da doğdum ve yetiştim.
Avusturya'da nerede büyüdün?
Avustralya'da nerede yetiştin?
İtalyanın bu kadar büyümesi nasıl mümkün? Bu kadar yolsuzluk, düzenleme
Tom onu son gördüğünden beri Mary'nin ne kadar çok büyüdüğüne şaşırdı.
- Boston'da büyüdüğünü sanıyordum.
- Boston'da büyüdüğünüzü sanıyordum.
Evde Fransızca konuşarak büyüdüm.
Burası benim büyüdüğüm semt.
Tom ve Mary tarafından yetiştirildim.
Fadıl gibi Leyla da Kahire'de büyüdü.
Wendy'nin deniz kenarında yetiştiği doğru fakat o iyi bir yüzücü değil.
Selena Gomez, Texas'daki Grand Prairie'de büyüdü.
Bu büyüdüğüm şehrin parçasıdır.
- Bu fabrikanın üretimi % 20 oranında artmıştır.
- Bu fabrikanın randımanı %20'ye kadar arttı.
Ne tür bir çiftlikte yetiştin?
Boston'da bir yetimhanede yetiştirildim.
- Boston'un doğusunda yetiştirildim.
- Boston'un doğu tarafında yetiştim.
Büyüdüğüm evde kullanma suyu yoktu.