Translation of "Bastano" in Turkish

Le galere non bastano.

Cezaevleri yeterli değil.

Laddove le parole non bastano, la musica parla.

Sözlerin yetersiz kaldığı durumlarda müzik konuşur.

Conta se bastano le sedie. In caso contrario bisogna cercarle da qualche parte.

- Bir kafandan geçir bakalım, sandalyeler herkese yetecek mi diye. Eğer yetmez dersen, o zaman gidip bir yerlerde aramak lazım olacak.
- Sandalye sayısının yeterli olup olmayacağına dair kabaca bir tahmin yürütsene. Yetmeyecek gibiyse nereden bulabileceğimizi düşünmemiz gerekecek.

Una volta punti, bastano pochi minuti e le tossine del riccio entrano in funzione.

Isırdıktan birkaç dakika sonra denizkestanesinin zehri devreye giriyor.