Translation of "Sokan" in Turkish

0.020 sec.

Examples of using "Sokan" in a sentence and their turkish translations:

- Sokan közülünk éhesek.
- Sokan közülünk mérgesek.

Birçoğumuz kızgın.

Sokan mondták,

Bir çoğunuz,

Sokan elmentek.

Birçok kişi bıraktı.

Sokan voltak ott.

Bir sürü insan oradaydı.

Sokan vásárolnak itt.

Burada birçok insan alışveriş yapar.

Sokan közülünk éhesek.

Çoğumuz aç.

Sokan tesznek így.

Birçok kişi bunu yapıyor.

- Sokan vesztek a tengerbe.
- Sokan lelték halálukat a tengeren.

- Birçok erkek denizde öldü.
- Birçok insan denizde öldü.

- Sokan mentek ki a temetésére.
- Sokan kísérték el utolsó útján.

Birçoğu onun cenazesine katıldı.

Amikor sokan azért haldokoltak,

o dönemde, haksız HIV ilacı patentlerine yasal olarak

Ahogy sokan önök közül,

Tıpkı bir çoğunuz gibi,

Akkor sokan kell beszélgessünk,

mümkün olduğu kadar çok sayıda insanla

Sokan kilométereket tettek meg.

Çoğu kilometrelerce yol tepmiştir.

Sokan voltak a strandon.

Plaj kalabalıktı.

Sokan bankautomatát használnak pénzfelvételre.

Pek çok insan para çekmek için nakit para çekme makineleri kullanıyor.

Sokan közülünk fáradtak voltak.

Birçoğumuz yorgunduk.

Sokan tartanak a bohócoktól.

Birçok kişi palyaçolardan korkuyor.

Ma, mikor oly sokan szenvednek,

Şu anda bi sürü kişi acı çekerken

Közülünk sokan föl vannak bolydulva,

Toplumumuzda yaşadığımız terör yüzünden

Amelyet sokan nem tapasztalnak meg.

herkesin yaşadığı bir ayrıcalık değil.

Ezzel egyidőben nagyon sokan elszigetelődtek,

Aynı zamanda, diğer insanlar da tarafsız,

Sokan traumákat szenvedtek el életükben,

Birçoğu hayatlarında çok fazla travmaya,

Sokan mennek hálózaton belüli kórházakba,

Anlaşmalı hastanelere gidip anlaşma dışı faturalar alan

Sokan vannak, akik zaklatottan, félelemmel

İnsanların pek çoğu sabah haberlerini

Sokan hallhattak már a robotsebészetről.

Son zamanlarda ise robotik cerrahiyi tanıyor olacağız,

Túl sokan vannak a parkban.

Parkta çok fazla kişi var.

Kiotóba minden évben sokan ellátogatnak.

Her yıl birçok insan Kyoto'yu ziyaret eder.

Sokan szeretik az ázsiai ételeket.

Birçok kişi, Asya yemeklerini sever.

Errefelé sokan vonattal járnak dolgozni.

Burada insanların çoğu işe trenle gider.

Mindig sokan vannak a könyvtárban.

Kütüphanede her zaman birçok insan vardır.

Sokan ATM-et használnak pénzfelvételre.

Birçok kişi ATM'leri para çekmek için kullanır.

Sokan mások is voltak ott.

Diğerleri vardı.

Sokan gondolják, hogy őrült vagyok.

Birçok insan deli olduğumu düşünür.

sokan vándorolnak el a klímaváltozás miatt,

insanlar iklim değişikliği yüzünden göç ediyor

Közülünk sokan kerültünk abba a helyzetbe,

ve bence çoğumuzun bu pozisyonda olduğundan bahsetmek istiyorum.

Hálás vagyok, hogy sokan igent mondtak.

Çoğunun evet demiş olmasına minnettarım.

Ahogyan sokan mások is ezt teszik.

ben de saklanmayı seçerdim.

és egész sokan aludtak az alagsorban.

ve aşağıda bodrumda uyuyan bir grup daha vardı.

Közülük sokan kimaradnak, mert attól tartanak,

Çoğu, okulu bırakıyor çünkü endişe içindeler;

Nagyon sokan már senkinek sem hisznek,

Birçok insan artık kimseye inanmıyor.

Sokan elvesztették otthonaikat a földrengés következtében.

Birçok kişi deprem sonrası evini kaybetti.

Sokan azt gondolják, hogy bolond vagyok.

Birçok kişi deli olduğumu düşünür.

Sokan vannak, akik nem szeretnek engem.

Beni sevmeyen çok kişi var.

Sokan lusták, és tulajdonképpen én is.

Birçok insan tembeldir. Aslına bakılırsa ben de tembelim.

Sokan most is robotpilóta módban hallgatnak engem.

şu anda birçoğunuz beni otomatik pilotta dinliyorsunuz.

Ezért kezdték el sokan a Twittert használni

Bu nedenle insanlar Twitter'a yöneliyor.

Persze, sokan élnek egyedül, akik mégse magányosak.

Tabii ki de yalnız yaşayıp da yalnız olmayan bir çok insan var.

Sokan ugyanarról a furcsa élményről számoltak be:

Bu kişilerin çoğu aynı tuhaf şeyden bahsetmiş.

és nagyon sokan vannak kitéve jelentős zajártalomnak.

ve birçok insan belirli gürültü seviyelerine maruz kalıyor.

Habár sokan évtizedeken át dolgoztak a megvalósításán.

için çalışsalar da tam olarak bu ideale göre yaşamıyoruz.

És mégis sokan választják a korai nyugdíjaztatást.

Bununla birlikte, birçok kişi erken emekliliği tercih ediyor.

- Sok ember szeret utazni.
- Sokan szeretnek utazni.

- Birçok insan seyahat etmeyi sever.
- Çoğu insan seyahat etmeyi sever.

Biztos vagyok benne, hogy sokan így gondolkodnak.

Birçok insanın o şekilde düşündüğüne eminim.

A kilencvenes években sokan mentek Algériából Franciaországba.

1990'larda birçok Cezayirli, Fransa'ya geldi.

- Sokan gondolják úgy, hogy az ügyvédek túl költségesek.
- Sokan gondolják úgy, hogy az ügyvédek túl sokat keresnek.

Birçok kişi avukata çok fazla para kazandırdığını düşünüyor.

Sokan úgy gondolták, hogy itt található a lélek,

Pek çok kişi tarafından ruhun merkezi olarak düşünüldü,

Biztos vagyok benne, hogy sokan így éreznek, igaz?

Sanırım çoğunuz benim gibi hissediyor, değil mi?

Sokan kudarcot vallanak a matekban vagy szoronganak tőle

Çoğu insan matematikte tıkanıyor ya da ondan endişe duyuyor.

A bevándorlók közül sokan a háború elől menekülnek.

Göçmenlerin çoğu savaş mültecileri.

Sokan jöttek el, hogy integetve vegyenek tőlem búcsút.

Birçok arkadaş bana veda etmeye geldi.

Sokan úgy vélik, a gyerekek túl sokat tévéznek.

Çok sayıda insan çocukların TV izleyerek çok fazla zaman harcadıklarını düşünüyor.

Nem sokan tudják, hogy ő írt egy versenyművet.

Pek çok insan onun bir konçerto yazdığını bilmez.

Sokan azt mondják, a polipok olyanok, mint a földönkívüliek.

Birçok insan ahtapotları uzaylı gibi görür.

Olyan sokan voltak a bárban, hogy alig lehetett mozogni.

Bar öyle kalabalıktı ki, zorlukla hareket ediliyordu.

Senki sem születik bölcsen, de sokan halnak meg ostobán.

Hiç kimse akıllı doğmaz ama çoğu aptal ölür.

Nem sokan tudják, hogy ő írta ezt a darabot.

Pek çok insan onun bu parçayı yazdığını bilmez.

A világ minden táján sokan mások is találnak élvezetet ugyanebben.

o hâlde dünya genelindeki insanlarla ortak bir noktanız var.

És sokan anyák voltak, miközben még maguk is gyerekek voltak.

Birçoğu daha kendileri çocukken anne olmuş durumdalar.

Az utóbbi időben sokan vélekednek úgy, hogy nehéz tisztességesen élni.

- Son zamanlarda, birçok insan iyi yaşamayı zor buluyor.
- Son zamanlarda birçok insan rahat geçinmeyi zor buluyor.

Arra számítunk, hogy nagyon sokan jönnek majd el az ünnepségre.

Birçok insanın törene katılmasını bekliyoruz.

Manapság sokan beszélnek a vonzás törvényéről, de szerintem ilyesmi nem létezik.

Bu günlerde orada Çekicilik Kanunu hakkında birçok konuşma var ama ben böyle bir şeyin var olduğunu sanmıyorum.

Évenként 15-20.000 ember hal meg taposóaknák által, közülük sokan gyerekek.

Kara mayınları her yıl çoğu çocuk 15.000 ila 20.000 insanı öldürür.

- Sok olyan ember van, aki csak egy nyelven tud.
- Sokan csak egy nyelvet beszélnek.

- Birçok insan sadece bir dil konuşuyor.
- Birçok insan yalnızca bir dil konuşuyor.

- Ennek a boltnak sok a vásárlója.
- Ennek a boltnak sok vásárlója van.
- Sokan járnak ebbe a boltba vásárolni.

Bu mağazanın birçok müşterisi vardır.

- Hamlet talán nem akart megházasodni. Akárhogy is, Hamlet csak egy volt, de sok ember megegyezik ebben vele.
- Hamlet valószínűleg nem akart megházasodni. Hamletből csak egy volt, de a hozzá hasonlók sokan vannak.

Hamlet muhtemelen evlenmek istemiyordu.Sadece bir Hamlet vardı fakat ondan hoşlanan bir sürü insan var.