Examples of using "Jelentést" in a sentence and their turkish translations:
Bir rapor yazın.
Raporu yazdı.
Tom rapora göz attı.
Biz göçmenlik bürosuna bildirmek zorundayız.
Onun davanın kesin bir raporunu hazırlaması gerekiyor.
Dünya genelinde 20 ülkede bu önemli güvenlik açığını
Tom'un raporu okumak için zamanı yoktu.
Onlardan her biri gördüğü hakkında bir rapor yazmak zorunda.
Kelimeyi büyük harfle yazınca anlamı biraz daha farklı oluyor.
Bu raporu 2.30'a kadar yazmayı bitirmem gerekiyor.
Tom çok ayrıntılı bir rapor yazdı.